Seçimler ve Psikanaliz
9 Haziran 2023 Cuma
Öyle görünüyor ki bir politikacının işi şu: aktarım ilişkisini güçlendirmek, yani sahada olmak ve örgütlenmek. AKP’nin ve sağ siyasetin bu konuda çok daha aktif olduğunu söylemek yanlış olmaz. Aktarımı sürekli olarak canlı tutmak, öznelere muhatap alındıklarını göstermek rıza örgütlemek için oldukça önemli. AKP seçmeni yolunda gitmeyen birçok şeyi kabul etse de hâlâ AKP’nin ve Erdoğan’ın çözümün ne olduğunu bildiğini farz ediyor.
"Dünya'nın Feryadı"
5 Haziran 2023 Pazartesi
Zaten korkunç ekolojik koşullarda yaşayan insanlar sadece fakir değil, aynı zamanda ekolojik sefalete de katlanıyor. Bir anlamda bu, zenginler için de doğru. Dünya herkes için harap oldu, ancak zenginlerin, tıpkı Kabil gibi, kaçma ve saklanma araçları var. Sorun şu ki, modernleşmemiz uzun zaman aldı, üç yüz yıldan fazla sürdü ve şimdi, bunu yaparken gezegene zarar verdiğimizi anlıyoruz.
Martin Amis’in Ardından – Liberallerin Rehaveti
4 Haziran 2023 Pazar
Amis'te üslup, malzemesinin sefaletinin üzerinde zaferle yükselen bir şeydir. Şekilliliği, dengesi ve inceliği, çağdaş kültürün örtük bir eleştirisini oluşturur ve bu da onu açıkça ahlaki yargılarda bulunmak gibi hoş olmayan bir şeyden kurtarır. Bir keresinde ince bir cümle için büyükannesini satabileceğini söylemişti ve ben onun büyükannesi olsaydım bu yorumu saklanacak kadar ciddiye alırdım. Üslubun bazen "elitist" olarak görüldüğü bir edebiyat ortamında, çok az modern yazar bu kadar mükemmel bir cümle kurabilir.
Deprem, Değerler ve Zombiler
2 Haziran 2023 Cuma
Zombileşme, günlük hayatımızda her gün, kurumlarla olan her ilişkimizde, emeğimizin karşılığını her alamadığımızda, sosyal hizmetlere erişimimiz her kısıtlandığında deneyimlediğimiz bir gerçek haline geldikçe, zombiler de mezarlarından hortlamış, soluk yüzlü, insan etiyle beslenen mahluklar imgesinden kurtularak insan görünümlü siyaset ve piyasa aktörlerine dönüşmektedir. Neoliberalizmin de desteğiyle kamusal alanda zombilerden arınmış tek bir köşe kalmamıştır. Yaşamanın zor ve pahalı, ölümün kolay ve ucuz olmasından dolayı ölüm ve ölüme ait her şey norm haline gelir.
Göçmenlerin Gıyabında: Seçim Biter, Söylem Kalır
31 Mayıs 2023 Çarşamba
“Zorla göndermek” söylemi kime vaat, kime tehdittir? Seçim biter söylem kalır. Dolayısıyla (seçmenin oy davranışını belirlemesi beklentisini parantez içine alarak) sormak istiyorum: Bu söylemin toplumda nasıl bir sonuç üretmesi bekleniyor? Özellikle de şunu düşünmekten kendimi alamıyorum: Göçmenler bu haberleri hangi duygu ve düşüncelerle izliyorlar acaba? Muhtemelen evlerinden çıkmaya korktukları günler yaşıyorlar. Göçmenlerin ne yaşadığı bizi o kadar mı ilgilendirmiyor?
Tanpınar, Ne Zaman “Gelecek”?
28 Mayıs 2023 Pazar
Aslında Tanpınar oldukça tutarlı bir yazar, ona başka kıyafetler giydiren ve ceket boyu tutmadığında kızan, evet onu yadırgayan (yargılayan?) biziz. O, zamanı yekpâre bir ânın parçalanmaz akışında seyretmiş, maziyi, hali ve istikbali bütün olarak görmüş, “Ne içindeyim zamanın/Ne de büsbütün dışında…” dizeleri, Aşiyan’daki kabrinde, mezartaşına kazınmış bir sanatçı. Başlığa uzanırsak; Tanpınar ne zaman gelecek? Cevap: Onu salt eski zaman ülkesinin masallarını anlatan bir geçmişsever olmadığını anladığımızda.
Fransa Nereye Gidiyor?
27 Mayıs 2023 Cumartesi
Emmanuel Macron paralel bir gerçekliğe gömülerek, siyasi söylemini radikalleştiriyor. Boyun Eğmeyen Fransa partisi de dahil olmak üzere, solun oyları sayesinde zar zor yeniden seçilen Macron, solu, sınırlarını kendisinin çizme tekeline sahip olduğunu iddia ettiği "cumhuriyetçi yay"ın dışına yerleştiriyor. Reformuna karşı yapılan protestolarda "aşırı solun" parmağını görüyor. Polis şiddetini, bazı göstericilere karşı mücadele etme ihtiyacı ile gerekçelendiriyor.
Inferno’nun Kayyımları
26 Mayıs 2023 Cuma
2015’ten itibaren rejimin kurumsal yapısının içindeki aktörlerin ucubeye dönüşmesinin sebebi, HDP’nin 2015 Haziran’ında aldığı %13’lük oyun müesses nizamı kökünden sarsması ve bu nizamın asıl sahibi olduğunu iddia eden bu aktörlerin HDP ile girişmiş oldukları yıpratıcı sinir harbi. HDP bir miktar gerilemiş olmasına rağmen, kurumsal siyasetin en büyük muhalefeti, üstelik bu muhalefet yaklaşık 1 milyon oy almış TİP ile de tahkim edilmiş durumda.
Seçim Kampanyaları ve Dezenformasyon: “Ama montaj, ama şu, ama bu...”
25 Mayıs 2023 Perşembe
Doğruluk kontrolü platformları, sosyal medyada yayılan yanlış bilgileri inceleyip bulgularını paylaşsalar da etkilerinin sınırlı olduğunun altını çizmek gerekiyor. Çünkü yanlış bilgi, doğru bilgiye göre çok daha hızlı bir şekilde yayılıyor ve çok daha fazla kişiye ulaşıyor. Ayrıca, doğruluk kontrolü platformları haberin doğrulamasını yaparken yanlış haberi de paylaştıkları için yanlış haber akılda kalabiliyor.
İttifak Siyaseti 2023
23 Mayıs 2023 Salı
TİP Ankara’da toplam 45 bin oy aldı; bu oyların çok küçük bir kısmının (sadece %2) 2018 HDP oylarından gelmesi oldukça anlamlı. Ankara’da TİP’e en büyük destek yeni seçmenlerden geldi. Tahmin sonuçlarına göre 2018’de AKP’ye oy veren 14 bin kişi 2023’te TİP’e oy vermiş görülüyor. Bu sonucun da ayrıca incelenmesi gerekli.
“İşçi Sınıfının Siyasette Söz Söyleyebilmesinin ve İlk Etapta Burjuva Demokrasisinin Yeniden Tesisinin Ön Koşulu Faburjuvaziye Dönük Bir Siyasi Hücumun Gelişmesidir”
21 Mayıs 2023 Pazar
Küçük burjuvaziye göre kendi sorunu ülkenin sorunudur. Küçük burjuvazinin sorunu yoksa ülkenin de sorunu yoktur. Bu körlük nedeniyle küçük burjuvazi kendi ürettiği içeriksiz ve tepedenci yoksulluk söylemlerine inanmaya başladı ve bu söylemlerin işçi sınıfını muhalif partileri desteklemeye teşvik edeceği hülyasına kapıldı. İşçi sınıfına bir sınıf olarak seslenmedi, işçi sınıfını siyaseten mobilize edilmesi gereken bir “kitle” olarak gördü.
İkinci Tur: Yine, Yeniden Atiba Gibi
19 Mayıs 2023 Cuma
Çankaya gibi bölgelerde muhalefete destek veren gönüllülerin ne kadar bolken Çubuk’ta ne kadar yalnız ve ne yazık ki çaresiz kaldıklarını anlatıyorlar. Oysa biliyoruz ki seçim ne sadece Çankaya’da ne de sadece Çubuk’ta kazanılıyor. Muhalefetin en güçlü olduğu yerler de, neredeyse var olmadığı yerler de son derece önemli. Kaybedilecek bir oya bile tahammülümüz yok!
Umudu Tazelemek… Bu Bahar ve Her Bahar
17 Mayıs 2023 Çarşamba
Seçim öncesi süreçten ve seçim sonuçlarından çıkarılacak öncelikli sonuç şu: Tek adam karşıtı blok ve tek adam rejiminin vizyonundaki ülke tahayyülünden rahatsız olan insanlar bu ülkede var! Eskiden bu gruptaki insanlar için "hiç de az değil" denirdi ama artık "bir hayli çok" diyecek noktadayız. Yaşayarak, sosyalleşerek, üreterek, konuşarak, birleşerek, tartışarak var olmaya, büyümeye, dönüştürmeye devam etmek…
Hukuk Devleti ya da Diktatörlük?
12 Mayıs 2023 Cuma
Kurum, kurul ve kurallarıyla anayasal bir yönetim, uğruna sürekli mücadele edilen bir idealdir. 2017 yılında geçilen Türk tipi başkanlık sistemi işte bu idealden kopuşu simgeler. Parlamentonun yanı sıra her aşamada kurul şeklinde karar verme usulünün değersizleştiği, kurumların etkisizleştiği, kuralların öngörülebilirliğini yitirdiği, kısacası cumhurbaşkanının şahsında temerküz eden bir siyasi düzensizlik hali içinde yaşıyoruz artık. 14 Mayıs seçimleri bu açıdan kritik bir dönemeç olacak.
Bütün Mümkünlerin Kıyısında
11 Mayıs 2023 Perşembe
Cehennemin kapıları AKP’nin iktidara geldiği herhangi bir tarihte açılmadı, daha eskisi bir yana, 2. Meşrutiyet’in bir darbe ile askıya alınması ve Cumhuriyet’in bütün tarihinin bir talan ve olağanüstü hal rejimi haline getirilmesinin yüz yılı aşan bir tarihi var. Dolayısıyla, 14 Mayıs’ta Kemal Kılıçdaroğlu’nun liderliğindeki Millet İttifakı kazandığında cehennemin kapıları kapanmış olmayacak, cehennemin kapılarının kapatılmasının imkânları ortaya çıkmış olacak ve o hep söylediğimiz gibi “bu daha başlangıç” olacak.
Kılıçdaroğlu Prodi’yi Aşabilecek mi?
11 Mayıs 2023 Perşembe
Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu sadece içinde bulunduğu ittifakın değil, Sosyalist Güç Birliği İttifakı ile Emek ve Özgürlük İttifakı’nın da desteğini sağlamış durumda. Zımnen değil, alanda alenen Cumhur ve Ata ittifakı dışındaki ittifaklar Kılıçdaroğlu’na oy istiyorlar. Belki sol ve sosyalist bir çatıyı inşa edip bir Prodi olamadı ama Kemal Bey tarihsel ve politik olarak Prodi’nin çok daha ilerisinde bir birleştiriciliği başardı, büyük bir sinerji yarattı.
Evrim Karşıtlığı ya da Jonglör Sendromu
8 Mayıs 2023 Pazartesi
Gülsaşan’ın iddiasının aksine, evrim karşıtlığının ABD’de Protestan muhafazakârlığından doğan tek kaynaklı, Türkiye’de ise farklı ve çeşitli felsefi ve teolojik duruşlara dayandığını görmüyoruz. Osmanlı’dan beri evrim karşıtlarının tek çıkış noktası, evrimin, yaratılış anlatısıyla çelişiyor olmasıdır. Özellikle Adem’in “maymundan” geldiğini iddia etmek, evrimi küfür olarak kabul etmek için yeterlidir. Evrim tartışmasının kilit noktası da burasıdır zaten. Canlılar değişerek başka türlere dönüşür mü, yoksa (özellikle insan) müstakil olarak ve mükemmel şekilde, aşkın ve sonsuz kudret sahibi bir varlık tarafından mı yaratılmıştır?
Uzlaşmayan Estetik
7 Mayıs 2023 Pazar
Sanat anlaşmamalıdır, çünkü burjuvanın elindeki yüzlerce silaha karşılık, estetiğin “doğru seçim yapmak koşuluyla” yokluğa, açlığa, sefalete karşı bir savaşma gücü ve yeteneği vardır. Ancak çoğu kez bu görevini yapmaktansa, kendi çıkarlarıyla meşgul yeni bir sınıf yaratma ihaneti içine de girebilir sanat. Çünkü gelişimini tamamlamamış, dogmalarla, inanç sistemleriyle, teknolojinin reklam şaşaasına kapılmış bir toplumun değişme ve düzeltme gibi bir eyleme katılımı güçtür.
Aileye Karşı Hepimiz: Dizilerimizde Aile Kavramının Sorunsallaşması Eğilimi Üzerine
4 Mayıs 2023 Perşembe
Aileden ayrışmak bir büyüme hikâyesidir, evet. Büyümek ise farkındalık olmadan gerçekleşebilecek bir şey değildir. Bu noktada dizilerde psikolojik narasyonun pıtrak gibi çoğalmasını da anlamlı buluyorum. Bu, ruhsal sağlığa yönelik sosyal temsillerin gitgide sekülerleşip bilimselleştiğinin bir göstergesi olarak da yorumlanabilir. Psikoloji bilimi ve psikiyatrik/terapötik müdahale artık kanıksanmış, halka inmiş, gündelik hayatımızın bir normali haline gelmiş hiç kuşkusuz.
Muhalefet İktidara Gelirse Türkiye Ekonomisi Kısa Vadede Nereye Gider?
2 Mayıs 2023 Salı
Bir ekonominin büyüme için yabancı sermaye girişlerine bu denli bağımlı hale gelmiş olması ciddi bir yapısal sorundur ve bunu kısa vadede çözmek maalesef mümkün değildir. Kısa vadede öncelikle yapılması gereken AKP iktidarının 2016’dan ve özellikle de 2021 sonbaharından itibaren altüst etmeye başladığı makroiktisadi ve finansal göstergeleri düzeltmeye başlamaktır. Yerel seçimlere kalan on bir aylık kısa vadede (büyümeyi aksatmadan ve işsizliği yükseltmeden) enflasyonu dizginlemek ancak şansımız yaver giderse mümkün olabilir.
Oğuzhan Uğur ve Yeni/Kültürel Irkçılığın Açmazları
28 Nisan 2023 Cuma
Oğuzhan Uğur’un kültür üzerine söyledikleri, özellikle Türkiye gibi tarihsel ve coğrafi olarak bakıldığında oldukça fazla etnik yahut dinsel grupların yaşadığı çokkültürlü bir ülkede, tekil bir kültür anlayışı üzerine kurulsa da esasında tekil bir kültürün imkânsızlığını da gözler önüne seriyor. Dolayısıyla bir ülke, etnik grup veya ırk için bahsedebileceğimiz tekil bir kültür tanımlaması boşa düşmüş oluyor.
Katliam, Hıyânet, Mübâlağâ, Kahramanlık… İdrîs-i Bidlîsî Tartışmaları ve HÜDA PAR
27 Nisan 2023 Perşembe
Doğrudur, Bidlîsî kaleme aldığı eserlerinde Kızılbaşlara yönelik çok olumsuz bir dil kullanır. Ama hiçbir yerde ne kendinin ne de Kürtlerin “40 bin Kızılbaş’ın öldürülmesinde dahlinin olduğunu” belirtir! O halde nasıl olur da böyle bir yanılsama ya da algı oluşturuldu? Bizce bunun cevabı için özellikle de 1990’larla beraber demokratik taleplerini yükselten Kürt ve Alevilerin yakınlaşmasının yarattığı endişeye bakılabilir.
Sessiz Devrim Yeniden
26 Nisan 2023 Çarşamba
Kapital, belirli bir kesimin elinde toplandı, toplum fakirleşti, insanlar emeklerine yabancılaştı, ırkçılık, yabancı düşmanlığı arttı, endüstriyel patoloji, Türkiye’yi kanserleştirdi. Gelişmiş endüstriyel toplulukların sessiz devrimlerinin sonucu, daha fazla toplumsal eşitsizlik, daha fazla toplumsal ötekileştirme, daha fazla sınıf çatışması olmuştu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve diğerleri, sessiz devrim meselesini seçim öncesi yeniden sahiplenmeden evvel, belki bu minvalde yeniden düşünmeli... Zira olan bitenin, toplumsal çöküşün sorumluluğunu üzerine almış, kabullenmiş oluyorlar.
Yeni Bir Ortak “Vatandaşlık” Tanımı Arama
24 Nisan 2023 Pazartesi
Türkiye’de Cumhuriyet’in kurucu partisi CHP’nin yeni liderinin kendini, tarihi triumviranın ortak noktası olan tez-antitez sarmalının dışına atabilmesi, pragmatik olarak yavaş yavaş gelişti ve bu onu, bir zamanlar övündüğü, “politik karşıtının zıddı olma” esaretinden kopararak, Maraş depreminin katastrofik tahribatından sonra daha net, zıtlaşmaların dışında tanımlayabildiği bağımsız aklı ve yargıları olan, değişim planları ve vaatleri daha netleşmiş bir politik lider konumuna çıkardı.