Astroloji Uygulamaları Neden Yükselişe Geçti?

Bundan dört-beş ay önce, tam da kendimi biraz stresli ve çaresiz hissettiğim bir dönemde yakın bir arkadaşım bir astroloji uygulaması önerdi: The Pattern. Uygulamaya kayıt olmak epey basit: Doğum tarihi, saati ve doğum yeri bilgilerinizi giriyorsunuz ve Pattern size karakteriniz ve hayat yolunuzla ilgili oldukça ayrıntılı bir tablo çıkarıyor. Peki yaptığı “isabetli” tespitlerle astrolojiye şüpheci yaklaşanları bile şaşırtan Pattern’a ya da son zamanlarda çıkan diğer astroloji uygulamalarına gösterilen artan rağbet nasıl açıklanabilir?

Astroloji kimilerine göre saçmalıktan başka bir şey değil. Bu konuya yönelik eleştiriler, astrolojinin asılsız determinizmi ve önerdiği genellemelerin tutarsızlığı etrafında şekilleniyor. Bu eleştiriler vesilesiyle astrolojiye inananlar daha rasyonel bir tutuma davet ediliyor. Öte yandan inananlarsa diğerlerini fazla şüpheci olmakla suçluyor ve hayatlarını astrolojik analizler önderliğinde yaşamayı daha güvenli buluyorlar. Burada amacım astrolojinin ve astroloji uygulamalarının gerçeğe ne kadar yaklaşabileceğini tartışmak değil, daha çok bu uygulamalara gösterilen ilginin sebebini sosyoekonomik argümanlarla anlamlandırabilmek.

Sosyolog Gerhard Schulze, günümüzde yeni bir belirsizlik türünün hüküm sürdüğünü söylüyor: “Araçların bilinmediği geleneksel belirsizlikten ziyade amaçların bilinmediği bir belirsizlik.”[1] Zygmunt Bauman, Akışkan Modernite[2] (Liquid Modernity) kitabında bu belirsizliği seçenekler ile araçların çoğalması ve demokratikleşmesiyle açıklıyor. Bauman’a göre mesele artık, sonu baştan belirlenmiş hayatlarımızı sürdürmek için uygun araçları aramak değil, var olan ve hepsi de birbirinden çekici, ulaşılabilir görünen amaç ve araçlar arasında seçim yapabilmek, karar verebilmek ve verim sağlayabilmek. Fakat bu, sanıldığından da zor: Nitekim amaçlar kendilerine tutunulamayacak kadar kaygan ya da seçenek bolluğunun sağladığı özgürlük alanı içinde kaybolacak kadar büyük olabiliyor.

Byung-Chul Han bu durumu, günümüzde Becerebilirsin’in (Can), Becermelisin’den (Must) daha fazla baskı üretişi üzerinden yorumluyor.[3] Becermelisin, kuralların ve mahrumiyetlerin kısıtlayıcı dünyasından çıkan bir söylem, fakat aynı zamanda takip edilmesi uygun ya da mecbur görülen kimi çerçeveler de öneriyor. Neoliberal Becerebilirsin ise, bu çerçeveleri ortadan kaldırarak her şeyin mümkün olduğunu söylüyor ve bu şekilde bireysel özgürlükler alanını genişletiyor gibi görünüyorsa da bireylerin omuzlarına büyük bir yük koyuyor. Bu yük, çoğunlukla kişinin iç sesi oluyor: Becerebilirsin. Beceremiyorsan sorumlusu sensin.

Pınar Öğünç’ün Gazete Duvar’da yayımlanan Belirsizlik Tefrikası’nın ilk bölümünde çok beğendiğim iki cümle vardı: “Üzerine zimmetlenmiş bir taş ve ne sahipleneceği, ne de isyana gücü yeten bir kader ile kalakalmış Sisifoslar... Kollar ara ara iki yana uyurgezer gibi açılıyor, katı olan bir şey arıyor dokunmak için.”[4] Neoliberalizm ve kapitalizmin beslediği bu müphemiyet ve kaybolmuşlukta el yordamıyla yönünü bulmaya çalışan Beceremeyenler ya da Becerememe korkusuna teslim olmuşlar, kendilerine yol gösterecek ya da en azından teselli verecek bir rehberi her zaman bulamayabiliyorlar. Astroloji uygulamaları ise bu noktada devreye giriyor işte: Belirsizliğin ruhları yavaş yavaş kemirdiği bir dönemde bu uygulamalar, tutunulacak “katı olan bir şey” öneriyorlar.

Örneğin Pattern, detaylı bir karakter analizinin yanında, hayatınızın ve dünyanın içinde bulunduğu zaman dilimlerine dair bilgiler de veriyor ya da sizi bekleyen gelecek periyotlar hakkında öngörülerde bulunuyor, nelere dikkat edebileceğiniz konusunda nazikçe sizi uyarıyor, karakterinizi de göz önünde bulundurarak becerebilecekleriniz hakkında ufak hatırlatmalar yapıyor. Beceremediğiniz kimi şeyler ya da başa çıkamadığınız güçlükler hakkında ise bazen, “Bu sizin hatanız değil,” diyor. Sizi çok iyi –hatta kendinizden de iyi– tanıyan bir arkadaşınız gibi davranan uygulama, epey yapıcı tavsiyeler veriyor ve bunları takip ettiğiniz takdirde ihtiyacınız olabilecek araçların ve ulaşabileceğiniz amaçların bir simülasyonunu kuruyor. Bu özelliğiyle Pattern, belirsizliği daha iyi yönetmenizi sağlıyor; zira varacağınız yere ilişkin ipuçları elde edebildiğiniz ölçüde belirsizliğin kendisi de daha katlanılabilir hale geliyor.

Pattern’ın bunca şey “bilmesi”, ilk bakışta pek anlaşılabilir ya da inanılır görünmüyor. Nitekim uygulama da gücünü bu anlaşılmazlığın ve inanılmazlığın yarattığı bulanık alandan alıyor. Marshall Berman, Katı Olan Her Şey Buharlaşıyor[5] (All That Is Solid Melts Into Air) kitabında kapitalizmin, kutsal ve dindışı alanlar arasındaki ayrımı ortadan kaldırışını tartışıyor. Berman, Marx’ın “kutsal olan her şey dünyevileşiyor”[6] savından hareketle, kapitalizmin kutsal olanın hâlesini ve dokunulmazlığını sildiğini söylüyor. Burada kutsal olanı din ile sınırlandırmıyorum; kutsal olan mistifiye edilebilen ve ilahi enerjilerden, mitlerden ve kadercilikten beslenen olarak da çıkabilir karşımıza. Oysa günümüz kapitalizminin her şeyi ölçülebilir ve çıplak gözle görülebilir kılışı, bu tür kutsallıkların temas ettiği alanlara gösterilen itibarı da azaltıyor. Buna karşın modern bireyin, dünyevilikten ve var olmanın dayanılmaz ağırlığından kaçma ve anlaşılmazlara, gizemlere ve mucizelere sığınma arzusu da göz ardı edilemez. Astroloji bu arzuya hizmet ediyor: bir “bilinmezlikten” yola çıkarak bir “bilinirlik” öneriyor.

Pattern gibi, modern bireyin endişelerini ve belirsizlik korkularını yatıştırmayı hedefleyen uygulamalar, sosyolog Eva Illouz’un advice literature (tavsiye edebiyatı) ya da self-help literature (kişisel gelişim kitapları) hakkındaki incelemeleri ışığında ele alınabilir.[7] 1920’lerden itibaren psikolojinin “popülerleşmesi”, tavsiye edebiyatını yükselen bir kültürel endüstri ve duygusal normların standartlaştırılması için bir araç haline getirdi. Illouz’a göre tavsiye edebiyatının dört koşulu var:

  • Farklı durumlara uygulanabilir şekilde teorik ve genel bir dil kullanmak
  • Düzenli olarak tüketilmesini sağlamak için ele alınan meselelerin çeşitliliğini artırmak
  • Farklı okuyucu kitlelerine hitap edebilmek için amoral olmak
  • Güvenilir olmak: meşru bir kaynak, bir otorite, bir bilim vs. tarafından desteklenmek

Astroloji uygulamaları bu gereklilikleri yerine getiriyor; yalnızca tavsiye edebiyatından farklı olarak güvenilirliklerini psikolojiden değil, bir sözdebilimden sağlıyorlar. Fakat iki durumda da amaçlar aynı: ruh halleri ve sosyal ilişkilere yönelik normlar oluşturarak modern bireyin kendi kendini inşa etme sancılarını hafifletmek, çeşitli yaşam formülleri önermek ve elbette insanların duygu durumlarına dayalı bir piyasa kurmak.

Pattern, her indirilme üzerinden yeni bir reklam yapma fırsatı elde etmiş oluyor. Üstelik uygulama aradan geçen aylarda belli bir görünürlüğe erişmiş olacak ki, bir zamanlar ücretsiz olan kimi hizmetler şimdi paralı olarak sunuluyor. Aynı zamanda Pattern, bir tanışma platformunu da bünyesinde barındırarak etkileşim alanını genişletmeyi hedefliyor.

Bana öyle geliyor ki, sosyoekonomik ve politik krizler yeni belirsizliklerle beraber yeni astroloji uygulamalarını da getirecek. Bu uygulamalar tasarım, ele alınan sorun önceliği ya da sunulan hizmetler bakımından çeşitlilik gösterebilir, ancak temellerini aynı mekanizmaya dayandıracakları kesin.


[1] Schulze, Gerhard (1977). “From situations to subjects: moral discourse in transition”, Pekka Sulkunen, John Holmwood, Hilary Radner ve Gerhard Schulze (ed.), Constructing the New Consumer Society içinde, Macmillan, New York, s. 49.

[2] Bauman, Zygmunt (2019 [1999]). Akışkan Modernite, çev. Sinan Okan Çavuş, Can Yayınları, İstanbul.

[3] Han, Byung-Chul (2020 [2017]). Psikopolitika: Neoliberalizm ve Yeni İktidar Teknikleri, çev. Haluk Barışcan, Metis Yayınları, İstanbul.

[4] Öğünç, Pınar (2020). “Çağın parolası: ‘Her şey çok belirsiz’”, Gazete Duvar, 25 Eylül 2020, https://www.gazeteduvar.com.tr/yazarlar/2020/09/25/cagin-parolasi-her-sey-cok-belirsiz

[5] Berman, Marshall (2013 [1982]). Katı Olan Her Şey Buharlaşıyor, çev. Ümit Altuğ ve Bülent Peker, İletişim Yayınları, İstanbul.

[6] A.g.e., s. 162.

[7] Illouz, Eva (2008). Saving the Modern Soul: Therapy, Emotions, and the Culture of Self-Help, University of California Press.