Haftalık
Erdoğan Özmen
7 Haziran 2023 Çarşamba
Zaman zaman bu tür kızgınlık ve öfke tepkileri için haklı ve geçerli sebeplerimizin olmasından ziyade, en nihayetinde kendine kahretme ve kendini güçsüz kılma ile sonuçlanan bu karşılıklı agresyon döngüsüne kapılmış olmamızdır asıl mesele. Bunun için karşılıklı olarak en uç, en sefil, en düşkün, en rezalet tavır ve davranışlara dikkat kesiliyor, onları bulup çıkartıyor, onları temsil edici örnekler olarak kaydediyoruz.
Kenan Erçel
6 Haziran 2023 Salı
“Demokrasi ilüzyonuna hizmet etmek” biraz komplo teorisi kokuyor olabilir. O yüzden bu tabirden, Levent Gültekin-vari bir senaryo kastedilmediğini not düşelim. Yaklaşan Kasırga kitabında Gültekin, muhalif kesimi heveslendirip sonra onlara saç baş yolduran zincirleme hezimetlerin, bir türlü adlandır(a)madığı derin odaklar tarafından tezgâhlandığını iddia ediyor. Örneğin, Erdoğan’ın iktidarını bir dönem daha uzatmak maksadıyla Kılıçdaroğlu’nun adaylığının seçimlerden 3 sene önce karara bağlandığını savunuyor.
Murat Belge
5 Haziran 2023 Pazartesi
Öteden beri bu ayrışmayı Türkiye’nin en ciddi sorunu olarak görmüşümdür. Bu nedenle bu ülkede sol siyasetin kendi dışında güçlerin yaratmış olduğu bu ayrışmanın verili koşulları içinde hareket etmekten kaçınması gereğine inanırım. “Batılılaşmacı” kesim sırf batı yanlısı olduğu için “ilerici” değildir; geleneksel kesim de bundan ötürü “gerici” bir rol oynamaya mahkum değildir. Sol da bu çatışma mirasını sorgusuz sualsiz devralmak zorunda değildir.
Cuma Çiçek
4 Haziran 2023 Pazar
HDP’nin temsil ettiği ana-akım Kürt siyaseti 1999 yılından bu yana “demokratik cumhuriyet”, “demokratik özerklik”, “yerel demokrasi”, “Türkiyelileşme” gibi kavramlar etrafında siyasi önermeler geliştirdi. Bununla birlikte tüm bu siyasi projeler ucu-açık ve belirsiz siyasi çerçeveler sundu. Bu önermelerin sürekli değişmesinin yarattığı sorunlar bir yana, içerdiği belirsizlikler çözüm süreçlerinde diyalog olanaklarını genişletse ve müzakere masasını canlı tutsa da çatışma dönemlerinde siyasi ufkun kaybına neden oldu.
Tanıl Bora
31 Mayıs 2023 Çarşamba
1990’lardan beri siyasi aktüaliteyle ilgilenen birisi, otuz yılda acaba kaç defa “Milliyetçilik yükseliyor” haber-yorumlarına maruz kalmıştır? Bu ünlemli “konu,” Mayıs 2023 seçimlerinden sonra bir defa daha yine “yükseldi:” Milliyetçilik yükseliyor… Önce bu “haberin” soy kütüğünü inceleseler, belki cevaba daha yaklaşmış olurlar. Eski ve mütemadi “yükselişlerinin” unutulu unutuluvermesi, milliyetçiliğin yükselişinin en bariz âmili olabilir.
Ahmet İnsel
23 Mayıs 2023 Salı
Tayyip Erdoğan yönetiminin Türkiye toplumunu bugün içine soktuğu durum ve iktidarda kalırsa götüreceği istikameti dikkate alarak, bu farklı tasarı ve özlemlerimizi öne sürmeden önce, bu gidişe amasız fakatsız dur dememiz gerekiyor. Bu gidişe şimdi ve burada dur demenin önemi ve bunun mümkün olan en yüksek oranda ifade edilmesinin sorumluluğunun bilincinde olarak 28 Mayıs’ta “yeter artık, dur!” çığlığının duyulması ve üstün gelmesi için sandık başına gideceğiz.
Işıl Kurnaz
19 Mayıs 2023 Cuma
Siyasete soluk aldırmak demek, kadınlara da soluk aldırmak demek olacak. Ya da tam tersi… HÜDA PAR’ın parlamentoda olduğu bir tabloda, kadınların sözünün meclisten içeri girmesi çok önemli. Kemal Kılıçdaroğlu’nun Cumhurbaşkanı olabileceği bir sistemde belki bu daha görünür olacak, Cumhurbaşkanı kararnameleriyle sisteme, sivil siyasete, hak savunucularına soluk aldırmak daha mümkün olabilecek ama unutmayalım Cumhurbaşkanı kararnameleri ile aynı konuda parlamentodan yasa çıktığında uygulanacak olan şey yasalar.
Barış Özkul
18 Mayıs 2023 Perşembe
Ortaya çıkan tabloya bakarak, Millet İttifakı’nın adayı Kılıçdaroğlu değil Mansur Yavaş olmalıydı diye homurdanan ve kendilerince “parlak bir eleştiri” yapanlar aslında “Alevi-Kürt Kemal”e kıyasla “Sünni-Türk Mansur”un milliyetçiliğinin geniş kitleler nezdinde daha çok karşılık bulacağını, daha inandırıcı olacağını anlatmak istiyorlar. Devletin tüm imkânlarıyla, medyayla, kendine bağlı sermaye ve bürokrasiyle topluma milliyetçilik pompalayan AKP-MHP ile milliyetçilik yarışına girmenin isabetli bir strateji olup olmadığı ise pek sorulmuyor.
Ömer Laçiner
9 Mayıs 2023 Salı
Eğer muhalefetin kazanacağına dair emareler fazlalaşırsa veya seçim sonucu muhalefet lehine az farkla olursa AKP-MHP taraftar kitlesinin –en ılımlı deyişle– “galeyana gelmesi”ne hazırlıklı olunmalıdır. Yani, AKP-MHP sultasına karşı yıllardır biriken tepki potansiyeli üzerinden yükselen muhalefetin; bu tepki bir zafer sevincine dönüşürken itidalini koruması, yenilgisini bir hınç patlamasıyla güya telafi etmeye zaten teşne o kesimi yapabileceği şirretliklerle baş başa bırakacak bir olgunlukla davranması son derece önemli ve gerekli olacaktır.
Aybars Yanık
1 Mayıs 2023 Pazartesi
Bu fotoğrafın mizahıyla değil izahıyla iştigal etmek, epey berrak bir politik manzarayı, 14 Mayıs’taki seçimin üzerinde yükseldiği siyasal alanın nasıl şekillendiğini gösteriyor: “biz” ve “onlar”. “Biz” ve “onlar” ayrımına dayanan siyaset mantığı, her ne kadar son yıllarda ağırlıklı olarak faşizmin/otoriterliğin/totaliterliğin bir varyantı olarak koyultulup öne sürülse de aynı zamanda politikanın (popülizmin değil) ontolojik temelidir.
Derviş Aydın Akkoç
23 Nisan 2023 Pazar
Sorunların çözümü için “kadın aklı” bilimsel ve felsefi bir temelde yürürlüğe sokulmalıdır, her tekil bireyin kendi yaşamı hakkında söz ve eylem kararı almasının önündeki engeller kaldırılmalı; yukarıyı değil, aşağıyı, makro düzlemi değil, yereli eksen alan bir siyaset tarzı hayata geçirilmelidir. Eşitsizlikleri ve hiyerarşileri oluşturan iktidar yapılanmaları çözülmeli; siyaseti sadece ve sadece Meclis kapsamında düşünen ve icra eden anlayışlar eleştirel kıstaslar uyarınca -mahkûm edilmese bile- ifşa edilmelidir.
Orhan Koçak
22 Nisan 2023 Cumartesi
Sol etnografiyi bir yana bırakır ve midedeki bulanmayı da bastırırsak, şunu görme imkânımız oluyor: kendisine zaten hiç yakışmamış bu “insaniyetçi” çıkıştan az sonra, Gündüz Aktan da saflara dönmüştü. Kritik tarih, Kıbrıs Rumlarının referandumda Annan Planı’nı reddetmesidir (ama zaten bizim bütün genelkurmay, hariciye ve içişleri de nefeslerini tutmuş bu reddi bekliyorlardı). Adam sonra titreyip kendine geldi, bir barut fıçısına dönüştü, başta Kürtler, liberaller ve solcular olmak üzere herkese beddua etmeye başladı.
Güncel
"Dünya'nın Feryadı"
5 Haziran 2023 Pazartesi
Zaten korkunç ekolojik koşullarda yaşayan insanlar sadece fakir değil, aynı zamanda ekolojik sefalete de katlanıyor. Bir anlamda bu, zenginler için de doğru. Dünya herkes için harap oldu, ancak zenginlerin, tıpkı Kabil gibi, kaçma ve saklanma araçları var. Sorun şu ki, modernleşmemiz uzun zaman aldı, üç yüz yıldan fazla sürdü ve şimdi, bunu yaparken gezegene zarar verdiğimizi anlıyoruz.
Martin Amis’in Ardından – Liberallerin Rehaveti
4 Haziran 2023 Pazar
Amis'te üslup, malzemesinin sefaletinin üzerinde zaferle yükselen bir şeydir. Şekilliliği, dengesi ve inceliği, çağdaş kültürün örtük bir eleştirisini oluşturur ve bu da onu açıkça ahlaki yargılarda bulunmak gibi hoş olmayan bir şeyden kurtarır. Bir keresinde ince bir cümle için büyükannesini satabileceğini söylemişti ve ben onun büyükannesi olsaydım bu yorumu saklanacak kadar ciddiye alırdım. Üslubun bazen "elitist" olarak görüldüğü bir edebiyat ortamında, çok az modern yazar bu kadar mükemmel bir cümle kurabilir.
Deprem, Değerler ve Zombiler
2 Haziran 2023 Cuma
Zombileşme, günlük hayatımızda her gün, kurumlarla olan her ilişkimizde, emeğimizin karşılığını her alamadığımızda, sosyal hizmetlere erişimimiz her kısıtlandığında deneyimlediğimiz bir gerçek haline geldikçe, zombiler de mezarlarından hortlamış, soluk yüzlü, insan etiyle beslenen mahluklar imgesinden kurtularak insan görünümlü siyaset ve piyasa aktörlerine dönüşmektedir. Neoliberalizmin de desteğiyle kamusal alanda zombilerden arınmış tek bir köşe kalmamıştır. Yaşamanın zor ve pahalı, ölümün kolay ve ucuz olmasından dolayı ölüm ve ölüme ait her şey norm haline gelir.
Göçmenlerin Gıyabında: Seçim Biter, Söylem Kalır
31 Mayıs 2023 Çarşamba
“Zorla göndermek” söylemi kime vaat, kime tehdittir? Seçim biter söylem kalır. Dolayısıyla (seçmenin oy davranışını belirlemesi beklentisini parantez içine alarak) sormak istiyorum: Bu söylemin toplumda nasıl bir sonuç üretmesi bekleniyor? Özellikle de şunu düşünmekten kendimi alamıyorum: Göçmenler bu haberleri hangi duygu ve düşüncelerle izliyorlar acaba? Muhtemelen evlerinden çıkmaya korktukları günler yaşıyorlar. Göçmenlerin ne yaşadığı bizi o kadar mı ilgilendirmiyor?
Tanpınar, Ne Zaman “Gelecek”?
28 Mayıs 2023 Pazar
Aslında Tanpınar oldukça tutarlı bir yazar, ona başka kıyafetler giydiren ve ceket boyu tutmadığında kızan, evet onu yadırgayan (yargılayan?) biziz. O, zamanı yekpâre bir ânın parçalanmaz akışında seyretmiş, maziyi, hali ve istikbali bütün olarak görmüş, “Ne içindeyim zamanın/Ne de büsbütün dışında…” dizeleri, Aşiyan’daki kabrinde, mezartaşına kazınmış bir sanatçı. Başlığa uzanırsak; Tanpınar ne zaman gelecek? Cevap: Onu salt eski zaman ülkesinin masallarını anlatan bir geçmişsever olmadığını anladığımızda.
Fransa Nereye Gidiyor?
27 Mayıs 2023 Cumartesi
Emmanuel Macron paralel bir gerçekliğe gömülerek, siyasi söylemini radikalleştiriyor. Boyun Eğmeyen Fransa partisi de dahil olmak üzere, solun oyları sayesinde zar zor yeniden seçilen Macron, solu, sınırlarını kendisinin çizme tekeline sahip olduğunu iddia ettiği "cumhuriyetçi yay"ın dışına yerleştiriyor. Reformuna karşı yapılan protestolarda "aşırı solun" parmağını görüyor. Polis şiddetini, bazı göstericilere karşı mücadele etme ihtiyacı ile gerekçelendiriyor.
Inferno’nun Kayyımları
26 Mayıs 2023 Cuma
2015’ten itibaren rejimin kurumsal yapısının içindeki aktörlerin ucubeye dönüşmesinin sebebi, HDP’nin 2015 Haziran’ında aldığı %13’lük oyun müesses nizamı kökünden sarsması ve bu nizamın asıl sahibi olduğunu iddia eden bu aktörlerin HDP ile girişmiş oldukları yıpratıcı sinir harbi. HDP bir miktar gerilemiş olmasına rağmen, kurumsal siyasetin en büyük muhalefeti, üstelik bu muhalefet yaklaşık 1 milyon oy almış TİP ile de tahkim edilmiş durumda.
Seçim Kampanyaları ve Dezenformasyon: “Ama montaj, ama şu, ama bu...”
25 Mayıs 2023 Perşembe
Doğruluk kontrolü platformları, sosyal medyada yayılan yanlış bilgileri inceleyip bulgularını paylaşsalar da etkilerinin sınırlı olduğunun altını çizmek gerekiyor. Çünkü yanlış bilgi, doğru bilgiye göre çok daha hızlı bir şekilde yayılıyor ve çok daha fazla kişiye ulaşıyor. Ayrıca, doğruluk kontrolü platformları haberin doğrulamasını yaparken yanlış haberi de paylaştıkları için yanlış haber akılda kalabiliyor.
İttifak Siyaseti 2023
23 Mayıs 2023 Salı
TİP Ankara’da toplam 45 bin oy aldı; bu oyların çok küçük bir kısmının (sadece %2) 2018 HDP oylarından gelmesi oldukça anlamlı. Ankara’da TİP’e en büyük destek yeni seçmenlerden geldi. Tahmin sonuçlarına göre 2018’de AKP’ye oy veren 14 bin kişi 2023’te TİP’e oy vermiş görülüyor. Bu sonucun da ayrıca incelenmesi gerekli.
“İşçi Sınıfının Siyasette Söz Söyleyebilmesinin ve İlk Etapta Burjuva Demokrasisinin Yeniden Tesisinin Ön Koşulu Faburjuvaziye Dönük Bir Siyasi Hücumun Gelişmesidir”
21 Mayıs 2023 Pazar
Küçük burjuvaziye göre kendi sorunu ülkenin sorunudur. Küçük burjuvazinin sorunu yoksa ülkenin de sorunu yoktur. Bu körlük nedeniyle küçük burjuvazi kendi ürettiği içeriksiz ve tepedenci yoksulluk söylemlerine inanmaya başladı ve bu söylemlerin işçi sınıfını muhalif partileri desteklemeye teşvik edeceği hülyasına kapıldı. İşçi sınıfına bir sınıf olarak seslenmedi, işçi sınıfını siyaseten mobilize edilmesi gereken bir “kitle” olarak gördü.