Kırmızı Çizgi
Tanıl Bora

Mart’ın sonlarına doğru İçişleri Bakanlığı’nın yaptığı “30 Mart’ta kırmızı çizgimizi çekiyoruz” duyuruları, medyada “merak uyandıran paylaşım” diye aktarıldı. İçişleri Bakanlığı’nın kırmızı çizgi çekmesi, tabiatıyla en hafifinden “merak” uyandırır. Meğer, trafikte yaya güvenliğiyle ilgili bir kampanya imiş: “Yaya önceliği kırmızı çizgimizdir.” Bu defaki kırmızı çizgi de, bu imiş.

***

Kırmızı çizgi teriminin çıkışı,[1] Irak Petrol Şirketi’nin ortakları olan Britanya, ABD ve Fransa’dan büyük petrol firmalarının 1928 yılında imzaladığı bir anlaşmaya dayandırılıyor: Red Line Agreement – Kırmızı Çizgi Anlaşması. Osmanlı İmparatorluğu’ndan ‘dağılan’ arazi üzerinde, petrol açısından ehemmiyet taşıyan sınırları kırmızı bir çizgiyle belirleyen ve Şirket’in bu sahadaki çıkarlarını ve imtiyazlarını kayda bağlayan bir anlaşma. Terim, oradan diplomasi diline intikal etmiş.

Ama anlaşılan bir müddet sonra… Anlaşılan, ilkin İsrail dış siyasetinin bir kelamı olarak. 1975’te, İsrail Dışişleri Bakanı  Yigal Allon’un ilk kez kırmızı çizgi lâfını zikrettiği aktarılıyor: ABD’nin Arap desteği uğruna İsrail’i feda etmeyeceğini göstermek üzere “bütün Arap devletlerinin geçmemesi gereken bir kırmızı çizgi çektiğini” söylerken.  Ertesi yıl İzak  Rabin kırmızı çizgi terimini, 1976 Lübnan işgalinden sonra Suriye ordusunun aşamayacağı sınırı ihtar etmek için kullandı. Daha yakın zamanda, 2012 Eylül’ünde Başbakan Netanyahu, İran’ın nükleer silah programını, aşılmaması gereken bir kırmızı çizgi saydıklarını açıkladı.

Ama bu arada kırmızı çizgi, ‘meşhur’ olmuş, yaygınlaşmıştı. 1999’da İran’da kimi Ayetullahların inkılâbın kırmızı çizgilerinden bahsettiği kaydediliyor. ABD diplomasisi, 1994’te Kuzey Kore’yi nükleer silah programıyla uyarmak üzere, 1995’te de Yugoslavya savaşında Sırbistan saldırılarına karşı ikaz olarak kırmızı çizgi terimine başvurdu. Uluslararası siyasette kırmızı çizgi lâfı, 2012 yaz sonunda ABD Başkanı Obama, Suriye rejiminin kimyasal silah kullanması halinde kırmızı çizgilerin aşılacağını ihtar etmesi üzerine çok konuşuldu. Ve tabii 2013 sonbaharında, kimyasal silah kullanıldığının anlaşılması ama  ihtar edilen askerî müdahaleden son anda cayılması üzerine...

***

O sıralar Türkiye’nin Dışişleri Bakanı olan Ahmet Davutoğlu, 22 Ağustos 2013’teki beyanatında Suriye’de bütün kırmızı çizgilerin aşıldığını söylemiş. Bundan iki ay sonraki (26 Ekim) beyanatı ilginç: Suriyeli göçmenlerle ilgili psikolojik eşiğin aşıldığını belirtirken, seçtiği terime dikkat çekerek “hiçbir konuda şimdiye kadar kırmızı çizgi ifadesini kullanmadım” demiş. Başbakanken, 14 Kasım 2015’te “Cerablus kırmızı çizgimiz,” 10 Kasım 2015 “Basın özgürlüğü kırmızı çizgimdir” beyanları var. 24 Ocak 2016’da yine “Ben kolay kolay kırmızı çizgi ifadesini kullanmam” şerhini düştükten sonra, gerek “devlet makamı” olması gerek “şahsi dostluk” sebebiyle Recep Tayyip Erdoğan’ın kendisi için kırmızı çizgi olduğunu söylemiş. 

***

Erdoğan’ı kırmızı çizgi olarak ilan etmek, Davutoğlu’na –o zamanlar– özgü olmayan, adeta kurumlaşmış bir sadakat jesti. Çok sayıda AKP milletvekili ve sayısız parti yöneticisi, muhtelif vesilelerle tekrar etti bunu. Sosyal medyada takla attırılırken, çok defa “Reisimiz Recep Tayyip Erdoğan kırmızı çizgimizdir” formunda zuhur ediyor. 2018 Ekim’inde AKP parti sözcülüğünden yapılan “Cumhurbaşkanımıza saygı kırmızı çizgimizdir” anonsuna, MHP yönetiminden, “MHP’nin kırmızı çizgisi Devlet Bahçeli’dir” diye bir ‘tamamlama’ gelmiş.

***

12. Cumhurbaşkanı Erdoğan, “kırmızı çizgi ifadesini kullanmakta” kesretten sakınmayanlardandır. 6 Nisan 2005’te, üç kırmızı çizgi çekmiş: “Etnik unsura dayalı milliyetçilik, bölgesel milliyetçilik ve dinsel milliyetçilik.” Son zamanlarda sık aktarılan 15 Mart 2019 tarihli konuşmasındaysa, “Bu milletin kırmızı çizgisi ezan, bayrak ve vatandır” hükmünü vermiş. 2020 Ocak sonundaki “Kudüs bizim kırmızı çizgimizdir” ilanı da çok alıntılanır. O yılın Ekim ayında, Azerbaycan-Ermenistan krizi konusunda Putin ile yaptığı görüşmeyi özetlerken, “kırmızı çizgimiz (Karabağ, oluyor – T.B.) aşılırsa gözümüz babamızın oğlunu görmez dedik,” diye aktarmış. Yeni anayasa hazırlıklarından bahsedilirken, 2 Şubat 2021’de, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemi ile üniter yapının kırmızı çizgi olduğunu söylediğine dair haberler var. 5 Şubat 2021’de bir konuşmasında bu defa iki kırmızı çizgi çizmiş: “Birincisi Rabia’mızdır. İkinci kırmızı çizgimiz, inancımızı da bedenimizi oluşturan ailelerimizdir.” (Rabia’nın içinde dört kırmızı çizgi var biliyorsunuz: Tek millet, tek bayrak, tek vatan, tek devlet.) 

2012 Aralık’ta Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız’ın, nükleer enerjiyle ilgili Güney Kore’nin hazine garantisi istemesi üzerine “hazine garantisi bizim kırmızı çizgimizdir” diyerek geri çevirdiklerini söylemesi gibi kırmızı-çizgilemeler de var, onlara girmeyelim.

***

Uluslararası ilişkilerci Çağrı Erhan’ın, 2006’da yayımlanmış Bizim Kırmızı Çizgilerimiz Vardı adlı bir kitabı var. Öğrenciliğini ve akademisyenliğini Türk dış politikasının kırmızı çizgileri hakkında nutuklar dinleyerek geçirdikten sonra, o kırmızı çizgilerin her birinin mazinin derinliklerinde kaldığından yakınıyor. O, somut olarak kırmızı çizgilerin “kırmızı balonlara” dönüşmesinden şikâyetçi, kırmızı çizgi ‘edebiyatını’ sorgulamakla pek meşgul olmamış.

***

Muhalefetin kırmızı çizgi “söylemlerine” gelelim, onlar da hiç az değildir. CHP, anayasa tartışmalarında öteden beri, ilk üç maddenin kırmızı çizgi olduğunu hatırlatıyor. “Atatürk kırmızı çizgimizdir” şiârına, CHP’yi de aşan bir ölçekte rastlarız. 24 Temmuz 2017’de, o sıra CHP milletvekili olan Öztürk Yılmaz Atatürk’ün İnönü’ye iki kırmızı çizgi “verdiğini” söylemiş: biri “Misak-ı Milli içerisinde Ermeni yurdunu kabul etmeyeceksin” imiş, diğeri “kapitülasyonları kabul etmeyeceksin.” İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı İmamoğlu’nun 2019’daki “29 Ekim bizim kırmızı çizgimizdir” mesajı çok paylaşılmıştı. 2020 Mayıs’ında bir söyleşisinde de, “hele hele imar bizim kırmızı çizgimizdir,” diyor.2016 Ocak’ında Alevi dernekleri temsilcileri, Diyanet İşleri’nin cemevlerini ‘saymayan’ bildik tutumuna karşı, “Diyanet de bizim kırmızı çizgimizdir” tepkisini gösterdiler; “Cemevi, kırmızı çizgimiz” diye tamamlayarak. Geçtiğimiz yaz birçok sendika, kıdem tazminatı için “kırmızı çizgimiz” demişti. Şu günlerde kadın hareketinden, tabii ki, İstanbul Sözleşmesi’nin kırmızı çizgi olduğuna dair sesler yükseliyor.

***

Bu arada –genellikle iktidara yakın– bazı kurum-kuruluş sözcüleri, kırmızı çizgi terimini aşılmaması gereken, men edilecek bir had-hudut olarak değil de, bir ülkü, bir emel anlamında kullanabiliyorlar. Kozlu Belediye Başkanı, “Hizmet ve istikrar kırmızı çizgimizdir” düsturunu benimsemiş mesela. Veya Sağlık-Sen Denizli şubesi, “çalışanlarımızın sosyal ve ekonomik refaha ulaşması kırmızı çizgimizdir” duyurusunda bulunmuş – ‘çalışanlarımızın sosyal ve refaha ulaşmasına asla izin vermeyiz,’ gibi bir şey demiş oluyorlar aslında! Enflasyona uğraması halinde her lâfın başına gelecek arızalar.

***

Spor ve magazinde de kırmızı çizgilerimiz eksik değildir. Galatasaray Başkanı Mustafa Cengiz 9 Ekim 2020’de, “Camia olarak kırmızı çizgimiz Mustafa Kemal Atatürk ve Ali Sami Yen’dir” hattını çekti. İki hafta kadar sonra, 26 Ekim’de Galatasaray kulübü adına “Fatih Terim kırmızı çizgimizdir” açıklaması yapıldı. Fenerbahçe kulübü, birkaç defa, 3 Temmuz’un (şike davası) kırmızı çizgisi olduğunu açıkladı. Birçok takım taraftarının, misal “Sivasspor kırmızı çizgimizdir” diye; veya iki sezon kulüpte kalacağı meşkûk bir oyuncu veya teknik direktörü kırmızı çizgi ilan eden mesajlar vakayı adiyedendir.

Demet Akalın 2018’deki boşanma ‘sürecinde,’ kızını kırmızı çizgi ilan etmişti: “onun psikolojisi bozulursa o gün bu evlilik biter!” Derin Mermerci, hayvanların ve çocukların kırmızı çizgisi olduğunu duyurmuş. Daha önce bir mülakatında “asla sevişmem” diyen Afra Saraçoğlu’nun, “kırmızı çizgilerinde yumuşama olabileceği sinyalini” verdiğine dair bir habere de denk geldim. Bazılarıysa “oyunculukta kırmızı çizgim yok” teminatı veriyor. İnternetteki psikoloji servisleri, “insan ilişkilerinde dikkat edilmesi gereken kırmızı çizgiler” rehberleri sunuyorlar. “Sen benim kırmızı çizgimsin” diyen manzum aşk ilanına da rastladım. Falan…

***

Memlekette hatt-ı ahmer yoktur, sath-ı ahmer vardır diyebiliriz yani: Kırmızı çizgi yok, bütün satıh kırmızı.

Kırmızı çizgi, sözü bitirme jestidir. “Gerisi teferruattır”a, “Hiçbir farkı yoktur… hepsi birdir”e komşu…[2] Kırmızı çizgi, Siyasî'den Askerî'ye dönmenin sınırı. Senin şu kırmızı çizgine karşı benim bu kırmızı çizgim… Kırmızı çizgi çekmek, ben artık bunu konuşmam, müzakere konusu olamaz, tartışmam, tartıştırmam, anlamına geliyor. Gayet ‘masum’ sahalarda da kendini gösteren kırmızı çizgi enflasyonu da, iktidarın siyasal ve toplumsal iklime hâkim kıldığı tarz-ı siyasete, daha doğrusu tarz-ı anti-siyasete gayet uygun düşmüyor mu? Kırmızı çizgilerle mayın tarlasına dönmüş bir vasat, anti-politikanın istimlâk alanıdır.

Bir olmazsa olmaza, bir kesin ve açık ilkeye sonuna kadar sahip çıktığını belirtmenin bu jesti, o ilkeyi ve onun aslî değerini yine de anlatma, tekrar tekrar anlatma, türlü türlü anlatma gereğinden, yani siyasal gayretten alıkoyma riskini taşıyor, çünkü. Bazen, o ilkeyi gerçekten ‘bilme’ gereğinden bile alıkoyabiliyor.

Enflasyonun Osmanlı devrindeki mütekabili tağşiş, biliyorsunuz; ayarı düşük para basımı. Kelimelerin tağşişi de, sözün değerini düşürüyor; hakikaten kırmızı çizgi vahametinde bir durum varsa da, ‘sath-ı ahmer’ içinde görünmez hale geliyor. Tağşişin, Osmanlı devletinin  geçici de olsa ek gelir teminine, vaziyeti idare etmesine yaramış olduğunu da not edelim.

***

Kırmızı mübarek renktir. Devrim rengidir. İnsanlığın daha ilk çağlarında, yaşam, güç ve cesaretin adeta ikonu hükmü kazandığına dair bulgular var. İlk-insanın, Adem’in eski İbranicede “yeryüzü” yanında “kırmızı, kızıllık” anlamına geldiğine dair etimolojik tespitler var. Yani, boşa harcamamak, tağşiş etmemek lâzım.

Kırmızının nice tonları olduğuna da dikkat etmeli. Otuzu aşkın tonu bulunuyor kırmızının. Horozibiği, Burgonya Kardinal, Karmen, mercan rengi, kiraz rengi, nar rengi, gül rengi, Scarlett, terra cotta, vesaire. pembeye çalan cömert bir gül rengi kırmızı çizgi ile tutkulu bir Karmen kırmızısının kırmızı çizgisi veya telâşe bir horozibiği kırmızı çizgi, hiç bir olur mu?


[1] Aslında daha eski ve farklı bir kullanımı da var: İngilizcede, Kırım savaşından kalma “ince kırmızı çizgi” deyimi. 1854’te ünlü Balaklava muharebesinde, üstün Rus kuvvetlerine karşı dayanmayı başaran İskoç piyade alayı (az sayıda Osmanlı askeriyle beraber) ve bu direniş hikâyesi, askerlerin kırmızı üniformalarından ötürü, “ince kırmızı çizgi” adıyla hamasileşmiş. Rudyard Kipling’in bando mızıkalı şiirlerinden “Tommy”de “the thin red line of ‘eroes” dizesi var: “Kahramanların ince kırmızı çizgisi.”

[2] Tanıl Bora: Zamanın Kelimeleri. Birikim Kitapları, 2021 (3. Baskı), s. 160-164.