İletişimde karşındakinin niyet okuyuculuğuna güvenmek ne yazık ki sık yapılan bir hata. Bu yüzden bir yığın niyeti kutsal kampanya iletişim kazasına kurban gidiyor. Usul esastan önemlidir halbuki. Ve hiç kuşkusuz her durumda dikkatli ve doğru konuşmak gerekir.
Örneğin “Benim bedenim benim kararım” kampanyası bir iletişim faciasıydı. Ne demek benim bedenim benim kararım? Hamileysen içinde başka bir beden yok mu yani? Hangi çizgide o içindeki beden de sana ait oluyor? Sıradan bir biyolojik durum sana nasıl böyle haklar verebiliyor?
Pekala kürtajın bir doğum kontrol yöntemi olarak pazarlanması algısına da yol açabilen bir cümleydi o. Beden benim, ister doğum kontrol hapı içerim, ister hamile kalır aldırır, sonra bir daha bir daha yaparım bunu. Çok daha fantastik sonuçlar da çıkarılabilir buradan.
Şimdi de çocuk gelinlerin pedofili mağduru olduğuna dair bir kampanya var.
Hayır. Öyle değil.
Yaşı küçük insanlarla ilişkide genellikle 3 tür durum var karşımızda.
1. Pedofili (ya da sübyancılık): Yetişkin bir kimsenin ergenlik öncesi çocukları (yaklaşık 11 öncesi) veya ergenliğe yeni girmişleri (yaklaşık 13 öncesi) cinsel açıdan çekici bulması ve cinsel eğiliminin çocuklara yönelik olmasına neden olan psikoseksüel rahatsızlık. Dikkat: Tipik olarak yetişkin cinsel ilişkiden zevk almakta güçlük çekerler (wiki).
2. Tecavüzcülüğü içselleştirmiş tecavüzcüler: En tehlikeli insan grubu. Dünyanın her yerinde bulunur. NÇ vak’ası en tipik örneği. Bu insan formu için kedi, köpek, çocuk, kadın, erkek, eşek hatta su damacanası, hiç fark etmez.
3. Çocuk gelinler: Elbette yanlış bir durum. Ama yukarıdaki iki kategori gibi bir durum değil. Bütünüyle kültürel. Bundan yakın zaman öncesine kadar bütün dünyada normal olan bir durum. Bugün de dünyanın pek çok yerinde normal karşılanan bir durum.
Elbette çocuk gelinler mevzusu sert bir durumdur. Bir çocukla evlenmek çocuğun rızasıyla olsa dahi engellenmelidir. Lakin çocukla evlenmek kampanyada tarif edildiği gibi pedofili değildir. Bu çok net. Pedofili öncelikle bir psikolojik rahatsızlıktır. Çocukla evlenmek ise kültürel bir durumdur.
Kültürel bir durum şöyle bir şey demek. Ben karşımda oturan Yasemin’i şimdi kesip yersem bir sapkınlık, hastalık sergilemiş olurum. Ama Yasemin köyümde yenme sırası gelmiş bir kadınsa ve yüzyıllardır sırası gelenin, muhtelif Yasemin’lerin yendiği bir sosyetede yaşıyorsam, ve Yasemin’lerin de bu durumdan -başka türlüsünü bilmedikleri için dahi olsa- bir şikayeti yoksa bu, sıradan bir akşam yemeğidir.
Bugüne ait bir örnek de verelim. Bana sorarsanız çok açık ki hayvanların minicik yerlerde envai çeşit ilaçla, hızlandırılmış bir şekilde, daracık hücrelerde ve hiç bir özel/cinsel ve sair hayatı olmadan acılar içerisinde işkenceyle yaşatıp sonra yine acılar içerisinde öldürüp yemek apaçık suçtur. Bu suçu bütün dünya, hele hele gelişmiş ülkeler kesintisiz işliyor. Suçun ne olduğunu belirleyenler de aynı hamburgeri yedikleri için şimdilik suç olarak görünmüyor. Bir şeyin yeterince çok insan tarafından yapılması o şeyi masum hale getirmez elbette. Ama kültür haline getirir. Kölelikten, yamyamlıktan bir günde vazgeçilmedi. Çocuk gelin olayından da bir günde vazgeçilmez. Bunu yukarıdan bakarak, aşağılayarak yapmamak, kültürel bir durum olduğunu unutmamak gerekir. Evliliğini bu şekilde yapmış bir çok hayatından memnun insan da çevremizde yaşamaktadır. Onları tepeleyerek, “suçlu aşağılık hastasın sen” diyerek bu sorunu çözemeyiz.
Pedofili konusunda hele daha dikkatli olunması gerekiyor. En nihayetinde bir hastalık bu. Pedofili olup da çocuklara zarar vermemek için çocuklardan uzak yaşayan insanlar var. Hakikaten zor durumdalar. Bir dertleri var hayatlarının merkezinde. Bu dertlerini suç haline getirmemişler. Bu yüzden kendilerini büyük oranda tecrit etmekle kalmamışlar. Dertlerini kimseye anlatamıyor, yardım isteyemiyorlar bile.
Elbette çocuk evliliklerinin engellenmesi gerekir. Ama bu şekilde değil.