“Üçüncü vardiya şimdi bacalardan iyice boşalmıştı. Gerilerinde, sızan ocak sularının şıpırtısı. Dış kapının önüyse, tıkanmış. Mahşer. Birinci vardiya kapı ağzını tutmuş. Toplanmış duruyor. Üçüncü vardiyadan Ramazan oğlu Hasan’ın, kapıyla motor arasında ezilmiş, yamyassı olmuş ölüsüne, renkleri atarak, o ölüde kendilerine pek yakın yeni bir şey bulmuşçasına ilgiyle, bakıyor.
Dışarıda, başlarının üstünde, açık çivit mavisi bir gökyüzü vardı. Neredeyse sabah olacak.”
Mehmet Seyda, “Üçüncü Vardiyadan Devrekli Hasan” (Zonguldak Hikâyeleri’nden) - 1937