Ohal Rejimi Uzantısı Kayyım Sistemi

Bugün artık Türkiye idari sisteminin bir parçası haline getirilmiş olan kayyım sisteminin ilham kaynağının Cumhuriyet'in kuruluş yıllarındaki umumi müfettişlik uygulaması olduğu söylenebilir. Adem-i merkeziyetçiliğin federal bir yapıyla sonuçlanması tehlikesine karşı bir denetim mekanizması düşünülmüş ve 1921 Anayasası 11. maddesi ile vilayetlerin muhtariyetini düzenlerken,  22. ve 23. maddelerinde genel asayişin temini ve devlet dairelerinin işlemlerinin teftişi ile görevli kıldığı Umumi Müfettişlik kurumuna yer vermiştir.

1927 yılında Şeyh Sait İsyanı’ ndan sonra sıkıyönetimin devamı niteliğinde  Umumi Müfettişlik kanunu yürürlüğe sokuldu. Sivil, asker ve yargı üzerinde kesin yetkilere sahip olan 1. Umumi Müfettişlik Kürt illerinde, 2. Umumi Müfettişlik Trakya olaylarından[1] sonra o bölgeyi kapsar şekilde kurulurken, 3. de Erzurum ve Karadeniz illerini kapsamıştır. 4.’sü ise Dersim’i de kapsayan Elazığ, Bingöl illerinde kurulmuştur.1930-1948 yılları arasındaki kayyım atamalarının yüzde 90’ı Kürtlerin çoğunlukla yaşadığı coğrafyadaki belediyelere, geri kalan yüzde 19’u Türkiye’nin diğer bölgelerine yapıldı. [2]

Yıkılan Osmanlı sonrası Cumhuriyet tarihi, merkezi idarenin yereli, şiddetin en acımasız düzeylerini göstererek kendine bağlama tarihidir. Kuruluş sonrası tek parti iktidarı dönemi, Kürtleri temsil siyasetinin dışına atmak ve özerk olan yapıları, aşiretleri, askeri güç ile zayıflatma ve mülki amirleri aracılığıylasa kimliklerinden ve güçlerinden arındırılmış şekilde merkeze bağlama, tek ulusa dayalı tek yönetim modelini hayata geçirme dönemi oldu.  Yerelde, Kürtlerin kendilerini yönetmeye dair yasal çerçevedeki adımların dahi tahammülsüzlükle karşılanması, belediyelerin işlemez hale getirilmesine bu tarihsel gerçeklik zemininden bakmak gerekir.

Üç dönemdir devam eden kayyım atamaları, “siz yönetemiyorsunuz, biz daha iyi yönetiriz”  iddiasından ziyade, Kürtlerin yerel yönetim mekanizmaları aracılığı ile demokratik yerel yönetimler pratiğinin oluşmasına ve buna göre toplumsal sosyal yapının gelişmesine izin vermeme stratejisinin bir parçasıdır. Seçilme yeterlilikleri YSK tarafından onaylanmış ve seçileceği belli olan adaylar, sonradan yaratılan soruşturma dosyaları veya gizli tanık gibi ‘’maymuncuk’’ anahtarı delillerle terörle iltisaklı gösterildi.Ki hakkınızda Terörle Mücade Kanunu kapsamında bir soruşturma olsa bile, tebligat çağrı gelene kadar bunu öğrenme şansınız dahi olmamaktadır.Gizlilik kararı gerekçesi ile hiçbir şekilde soruşturmadan haberdar olamayabiliyorsunuz.Ki çözüm süreci sonrası şiddet ortamında açılan davalarda soruşturma numaralarının süreç devam ederken verildiği dosyalarla karşılaştık.

OHAL ve kayyım rejimlerini artık çok iyi tanıyan Kürt siyasetinin, YSK’nın onaylamadığı adayın yerine yüzlerce, halkın onayını alabilecek, aday çıkartma kapasitesi, iktidarın YSK sürecine müdahalesini anlamsızlaştırmaktadır. Kürt illerinde seçimler adeta devletin-iktidarın temsilcileri ile halkın onayını alan temsilciler arasında geçmektedir. Kayyım rejimi dışında, yönetimi halkın temsilcisinden alma ve o bölgenin kaynaklarına tam olarak çökmenin şimdilik başka yolu, yasal kılıfı yok. Bu rejim, yerel yönetimler aracılığı ile oluşacak, yönetme -yönetime katılma becerisi ve yeni bir politik kollektif toplumsallık oluşma ihtimalini de sakatlayan ve ortadan kaldıran bir rejim.

Çözüm sürecinin, çözümsüzlükle sonuçlanması ve yeniden başlayan çatışma süreci ile birlikte AKP-MHP iktidarı elindeki şiddet araçlarını da güncelledi. 2014 yılında, BDP’li 102 belediyenin 95 tanesine kayyım atandı. 93 belediye eşbaşkanı, yüzlerce belediye meclis üyesi ve il genel meclis üyesi tutuklandı. 11 Eylül 2016’da 24‘ü BDP’li olan 28 belediyeye kayyım atandı. 4 Kasım 2016’da HDP eşbaşkanları, milletvekilleri dahil birçok siyasetçi tutuklandı. 19 Ağustos 2019’da HDP'nin kazandığı 65 belediyeden, YSK eliyle mazbataları ellerinden alınmışlarla birlikte 48 belediyeye kayyım atandı.[3] 2017 itibariyle  27’si kadın 47 belediye başkanı tutuklu idi.

31 Mart 2019‘da görevden uzaklaştırılan Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanı Adnan Selçuk Mızraklı’nın, aynı zamanda Güneydoğu Anadolu Bölgesi Belediyeler Birliği Başkanı (GABB) olması sebebi ile birlik başkanı ve HDP’li meclis üyelerine de kayyım atandı.  [4] Diyarbakır Büyükşehir Belediye başkanı seçilen Sayın Selçuk Mızraklı, daha mazbatasını almamış göreve başlamamışken, Vali, Bakanlığa kayyım atanmasını talep eden bir yazı yazdı. O Vali kayyım olarak atandı.

Aynı tarihlerde, İstanbul Büyükşehir Belediyesi seçimleri iptal edilmiş ve Vali Ali Yerlikaya kayyım olarak atanmıştı. HDP, tarihi bir sorumlulukla, bu anti demokratik duruma karşı kitlesini sandığa çağırmış ve Sayın İmamoğlu belediye başkanı seçilmiştir. Diyarbakı,Van,Mardin ve birçok il, ilçede devam eden kayyım atamaları karşısında CHP durumu kınamış ama kayyım protestolarına katılmayacağını açıkça deklere etmişti. [5]

31 Mart 2024’e geldiğimizde ise, CHP belediyesi Esenyurt ile başlayan kayyım uygulaması,78 belediye kazanan DEM partinin Hakkari, Batman, Mardin, Halfeti, Dersim, Bahçesaray, CHP’li Ovacık belediyesi ile devam etti.  Tunceli Belediyesi Eşbaşkanı Birsen Orhan ise ev hapsi kararından 5 gün sonra aynı iddialar ile tutuklandı.

1 Eylül 2016 sonrası kayyım uygulamalarının yasal temelini, 674 sayılı OHAL kararnamesi oluşturdu. Anayasanın 127. maddesine açıkça aykırı biçimde idari makamlara, terör veya terör örgütlerine yardım ve yataklık suçları iddiasıyla görevden uzaklaştırılan veya tutuklanan belediye başkanları yerine mülki amirleri atama yetkisi verildi. Üstelik belediye meclisini toplantıya çağırma yetkisi de kayyıma verilerek, belediye meclisi de işlevsiz hale getirilmiş oldu. Belediye işlerinin, 5393 sayılı yasa 31. Maddesi gereği atanmış memurlar eli ile görüleceği de mevzuata eklendi. 2019 2. kayyım sürecinde, Tatvan’da 14 üyeli belediye meclisinin 9 üyesi de İçişleri Bakanlığı kararı ile görevden uzaklaştırıldı. Belediye bina girişlerine, polis noktaları konularak fiilen girişler engellendi. Aslında yasal düzenleme ve OHAL pratiği uygulamalar eşzamanlı işe koşuldu.

Mevcut yasalar gereği şirket yönetimlerine kayyım atamak için bile yargı kararı zorunlu iken, seçilmişler için idari karar yeterli görüldü. Dernekler için de uygulamaya sokulmaya çalışılan kayyım düzenlemesi ise Anayasa Mahkemesi kararı ile iptal edilebildi.[6]

İçişleri Bakanlığı’nın,  “bölücü nitelikte manipülasyon amaçlı açıklamalar ve sözde ‘Kayyım Raporu’ adı altındaki müsveddeleri” diyerek, HDP’nin kayyım raporlarına[7] cevaben hazırlandığı izlenimi veren 18.03.2019 tarihli, Belediyelerdeki Kayyum Sistemi ve Mevcut Durum Raporunda; 94 belediyeye kayyım atanmasının tercih olmadığı, terörü ve terör örgütlerini açıktan destekleyen ve belediyeleri borç batağına sürükleyen 94 belediye başkanının, haklarında açılan soruşturmalar sonucunda görevden uzaklaştırıldığı ve  mülki idare amirlerinin belediye başkan vekili olarak görevlendirildiği ifade edildi.

Türkiye’de hukuk devletinden sapmanın istinası haline gelen  “Devletin ülkesi ve milletiyle bölünmez bütünlüğünü korumak, bölgede yaşayan vatandaşlarımızın can ve mal emniyetini sağlamak”  gerekçesi de her zamanki gibi yerini korudu.[8]

2019-2024 tarihli görevden uzaklaştırma ve kayyım işlemlerine karşı açılan davalarda davalı İçişleri Bakanlığı, eş başkanlık siteminin uygulanması, cenazelere katılım, KHK ile işten atılmış olanların yargı kararının yerine getirilmesi gereği olsa dahi işe iadesi, terör suçundan ceza almış kişilerin isimlerinin caddelere-mekanlara verilmesi,[9] belediye eş başkanlarının kayyımlara yönelik eleştiri ve açıklamalarını işlemin hukuka uygunluk gerekçesi olarak sundu. 2019 yılında süren davalarda mahkemeler, İçişleri Bakanlığı’nın vesayet yetkisi kapsamında yapılan kayyım atama işleminin geçici ve tedbir niteliğinde olduğu, işlendiği iddia edilen suçların görev kapsamında olduğu, suçun ve iddia konusu vakaların ispatının işlemin geçici tedbir niteliği nedeni ile zorunlu olmadığını gerekçesine yazdı. Ancak yeni seçim dönemine yaklaşılırken istinaf mahkemeleri bu kararları onadı ve kesinleşti. Geçici sürenin bir sonraki seçime kadar olan süre olduğu fiilen ortaya çıkmış oldu. Bu kararlar nedeniyle de 2024 kayyım atamalarında sıklıkla bu işlemin geçici tedbir niteliğine vurgu yapılmaktadır.[10]

Bakanlık, belediye başkanlarının tabi olduğu mevzuat gereği 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun gereğince ön inceleme  yürütüldüğünü ancak öninceleme sonucu beklenmeden de görevden uzaklaştırmanın hukuki olduğunu  iddia edilmiştir. Oysa ki yasada, açıkça savcılık makamlarının toplanması zorunlu deliller dışında öninceleme ve izin mekanizması sonuçlanmadan ifade dahi alamayacakları düzenlenmiştir. [11]

Eşbaşkanlığın, kadınların siyasete etkin katılımında ve kadın politikalarının şekillenmesindeki hızlı ve olumlu etkisi, bu sistemin bakanlığın hedefi haline gelmesine yol açtı. Siyasi Partiler Yasası’nda yer alan eş başkanlık sistemi, yeniden suç gibi tanımlanmaya başlandı. Eşbaşkanlar belediye meclis üyeleri içinden seçilmesine rağmen, dışarıdan örgütsel talimatla göreve getirilmiş gibi bir algı oluşturulmaya çalışıldı. [12]

Kadın çalışmaları ve çokdilliliğe ilişkin çalışmalar kayyımların ve bakanlığın en çok müdahale ettiği alanlar oldu.Özellikle Kürt siyasetinin kadın alanındaki eşitlikçi-özgürlükçü politikası ve pratiği ile yarattığı dönüşümler, toplumsal sosyal yapıya da sirayet etmişti. Bu durum kadın çalışmalarını ve Eşbaşkanlığı hedef haline getirdi.

18 Nisan 1999 tarihindeki seçimlerde HADEP’li 37 belediyeden üçünün başkanı kadındı. Mardin’in Kızıltepe ve Derik ilçeleri ile  Ağrı Doğubeyazıt ilçesinde tarihlerinde ilk kez kadın belediye başkanı seçildi. Doğubeyazıt Belediye başkanı Mukaddes Kubilay ilk kadın danışma merkezini açtı. [13] 2004 yılında 9, 2009 yılında %40 kadın kotası ile 14  kadın belediye başkanı seçilmiştir. Demokratik Toplum Partisi (DTP)  2005 yılında Eş başkanlık sistemini benimseyen ilk siyasi parti oldu. Aysel Tuğluk ise seçilen ilk eş başkanı idi. 2014 yılında eş başkanlık sisteminin yanı sıra meclis üyeliklerinde fermuar sistemi[14] uygulanmaya başlandı.[15] 2019 yılında seçilen belediye başkanlarının %46’sı kadındı. 2024 yılında 31 kadın belediye başkanı Dem Partiden [16] seçildi.

2015 sonrası kayyımlarının, kadın danışma merkezlerini, birimlerini kapatması pratiği[17], eleştirilerin yoğunlaşması üzerine, neoliberal yönetme pratiği ile açık tutma ve kadrosunu değiştirme, projeleri iptal etme, kadın çalışanları uzaklaştırma vb. şeklinde değişti. Örneğin,yolsuzluk iddiası ile görevden alınan Mardin Kayyımı, Kadın Daire Başkanlığı’nın başına bir erkeği getirdi ve neredeyse tüm kadroyu değiştirdi.

10 yıllık kayyım uygulamasının o kentte, o ilçede yarattığı tahribatların yanı sıra,  “bireysel yolsuzluk” olarak açıklanamayacak yöntemlerle sermaye aktarımına da yol açtığı gerçeği bir başka yazının konusu olabilir.

Çözüm sürecinin sona ermesi ile AKP-MHP iktidarının, kendi dönemsel özgünlüğünü de içeren, savaş konsepti kapsamında başlayan şiddetin en önemli parçasını kayyım atamaları oluşturdu. Kürt halkına, seçimi değil savaşı bir seçenek gibi gösterme ısrarı, diğer şiddet biçimleri (Kobane davası, HDP kapatma davası vb) ile birlikte değerlendirildiğinde çözüm süreci hafızasını da tahrip etme amacı taşıdığı görülecektir. Devlet aklı, akıl dışı, yoğun ve sürekli şiddetin yaratacağı fiziksel, zihinsel parçalanmaya güvendi ise de, HDP’nin önseçim pratiği ve sonrası seçim sonuçları ve de tabi ki Van sürecindeki protestolar sonucunda sayın Abdullah Zeydan’ın belediye başkanlığının yasal olarak kabul edilmek zorunda kalınması[18] bu amaçlara ulaşılamadığını da gösterdi. 

Ancak tarihin tekerleğinin dönüş hızı, baskıcı faşizan rejimleri, anti demokratik yapılar ve politikalar üzerine yeniden düşünmeye sevk etmiş gibi görünmektedir. Son gelişmeler ışığında bu rejimlerin gösterdiği ihtimallerden umut devşirmek mümkün müdür sorusu birçoğumuzun zihnini meşgul ediyor. Hele ki hala kayyım uygulaması, şiddetini azaltmış olsa da, devam ederken ve siyaset yargıya "durdur bu işlemleri’’ sinyali çakmamışken. Devlet-iktidar cephesinde, demokratik bir sürecin inşası veya demokratik katılımcı bir rejim kurma amacı ile başlamayan görüşmelerin sonunda, kurulması ihtimali gösterilen masaya, elinizde kaç kart(kayyım,kapatma davası, tutsaklar, tecrit vb) ile oturduğunuz önem arz edecektir.

Diğer yandan da barış ihtimalini yaratanın özgürlük ve demokrasi mücadelesi olduğunu da  unutmamak ve umut devşirmenin bu mücadelenin belki de en gerçekçi yanı olduğunu görmek gerektiği kanaatindeyim. Karıncanın baktığı yerden; barışa ulaşmak için katedilen her milim yol bu topraklara can suyu olacaktır, kıymetlidir.


[1] http://tr.wikipedia.org/wiki/1934_Trakya_Olaylar%C4%B1

[2] http://dergipark.org.tr/tr/pub/itobiad/issue/54141/726833 Köse, Resul, “Tek Parti Döneminde Kayyım Uygulamaları”,

[3]20 Kasım 2019 tarihlihttps://www.hdp.org.tr/tr/31-mart-sonrasi-kayyim-raporumuz/13727/ ve 18.08.2020 tarihli https://www.hdp.org.tr/tr/1-yillik-kayyim-raporumuzu-acikladik/14545/

[4] http://www.evrensel.net/haber/392550/gabbda-hdpli-70-meclis-uyesinin-yerine-kayyum-atandi

[5] http://www.aydinlik.com.tr/haber/chp-kayyum-protestolarina-katilmayacak-132294

[6] http://www.mlsaturkey.com/tr/anayasa-mahkemesi-icisleri-bakaninin-derneklere-kayyim-atama-ve-faaliyetini-durdurma-yetkisini-iptal-etti

[7] 28.02.2019 tarihli rapor http://www.hdp.org.tr/tr/kayyim-raporumuz/12907/, 07.03.2019 tarihli rapor http://www.hdp.org.tr/tr/kayyim-raporumuz/12907/

[8]https://www.icisleri.gov.tr/illeridaresi/belediyelerdeki-kayyum-sistemi-ve-mevcut-durum-raporu-yayinlandi

[9] Van belediyesinin "Rojbin Kabaiş Kadın yaşam merkezi’’ ismi dahi valilik tarafından reddedildi.. http://diyarbakiremekgazetesi.com/haber/van_valiligi_rojin_kabaisin_isminin_kadin_yasam_merkezine_verilmesini_reddetti_-5059.html

[10] https://t24.com.tr/haber/bakan-tunc-kayyimlari-savundu-baskanlik-duserse-meclis-ten-secilir-bu-gecici-olarak-gorevden-uzaklastirma,1195781

[11] 4483 Sayılı Yasa  Madde 4 – Cumhuriyet başsavcıları, memurlar ve diğer kamu görevlilerinin bu Kanun kapsamına giren suçlarına ilişkin herhangi bir ihbar veya şikayet aldıklarında veya böyle bir durumu öğrendiklerinde ivedilikle toplanması gerekli ve kaybolma ihtimali bulunan delilleri tespitten başka hiçbir işlem yapmayarak ve hakkında ihbar veya şikayette bulunulan memur veya diğer kamu görevlisinin ifadesine başvurmaksızın evrakın bir örneğini ilgili makama göndererek soruşturma izni isterler.

[12]https://www.icisleri.gov.tr/diyarbakir-mardin-van-buyuksehir-belediye-baskanlarinin-gorevden-uzaklastirilmasina-dair-basin-aciklamasi “Halkın oylarıyla Belediye Başkanı olarak seçildiklerini göz ardı ederek bölücü terör örgütü yöneticilerinin talimatları doğrultusunda belediye mevzuatında dayanağı olmayan sözde “eş başkanlık” uygulamaya ve mevcut belediye başkanının tüm yetkilerini sözde eş başkan sıfatı verilmiş kişilerle birlikte kullanmaya başladıkları, ne şekilde kim tarafından yetkilendirildiği ve seçildiği belli olmayan eş başkanlara yasadışı olarak fiilen belediye başkanlığı yaptırdıkları, belediyeleri ülkenin bütününden farklı bir idari yapıya dönüştürmeye çalıştıkları..’’

[13] Mukaddes Kubilay 2016 yılında Ağrı belediyesi eşbaşkanı iken tutuklanmış 8 yıla yakın cezaevine tutulmuştur. https://artigercek.com/guncel/eski-agri-belediye-esbaskani-mukaddes-kubilay-tahliye-edildi-308438h

[14] Adayların 1 kadın 1 erkek şeklinde belirlendiği sistem.

[15] https://www.gazeteduvar.com.tr/kadin/2019/03/07/hdp-kadin-meclisinden-kayyim-raporu-gaspci-kayyim-zihniyetini-kadin-mucadelesi-sona-erdirecek ,https://www.hdp.org.tr/tr/kadin-kayyim-raporumuz/12932/

https://www.hdp.org.tr/tr/kadin-ozgurlukcu-yerel-yonetimler-ve-kayyim-rejimi-raporu/17508/   17.08.2023 raporu

[16] HDP hakkında açılan kapatma davası nedeni ile HDP,DEM partiden seçime katılım sağlamıştır.Kürt siyasi hareketi süreklileşen parti kapatma davaları ve kayyım uygulamaları ile demokratik siyasal alanın dışına çıkartılmaya çalışılmaktadır.  

[17] http://www.sivilsayfalar.org/2017/07/02/van-buyuksehir-belediyesi-rojin-kadin-yasam-merkezi-kapatildi/, http://pirha.org/kayyimin-kapattigi-istar-kadin-danisma-merkezi-yeniden-acildi-video-453568.html/25/11/2024/

[18] https://tr.euronews.com/2024/04/03/vanda-zeydanin-secilme-hakkinin-alinmasinin-ardindan-bircok-ilde-protesto-89-gozalti