Kürtçe Kısa Hikâye: Yüzey ve Derinlik
23 Aralık 2018 Pazar
Kısa hikâye bütün dillerde zordur ve genelde (yazı bağlamında) hikâye anlatıcıları da bu türden uzak dururlar. Bunun nedenleri elbetti ki vardır. Kısa hikâye şiir, uzun hikâye ve roman arasında kalır ve yazıcı ben bunu kısa hikâye olarak anlatacağıma şiir yazarım ya da daha uzun bir hikâye olarak kurgularım diye düşünebilir…
Akademik Özgürlükler Neden Önemlidir? Akademik Özgürlükler Üzerine Çevrimiçi, Ücretsiz, Açık bir Der
20 Aralık 2018 Perşembe
Tüm dünyada akademik özgürlükler tehdit altındadır. Bu tehdit, kimi zaman üniversite kapatma, akademisyen ve öğrencilere yönelik ölüm tehditleri veya şiddet gibi açıktan, kimi zaman projelere bağımlılık, öncelikli çalışma alanlarının belirlenmesi, mobbing (bezdirme/yıldırma), dışlama gibi daha örtük yöntemlerle kimi zaman da akademisyenlerin ve öğrencilerinin kendi kendilerini sansürlemeleriyle kendini gösterir.
Birlikte Yaşama İlkeleri Işığında Sarı Yelekliler Hareketi
18 Aralık 2018 Salı
Sarı yelekliler isyanının gün yüzüne çıkardığı demokrasinin günümüzdeki biçimlerinin krizi o kadar derin, o kadar karmaşık ve çok boyutlu, o kadar anlam karmaşası, güzel vaat veya ağır tehdit yüklü ki, sıcağı sıcağına yapılacak hızlı çözümlemelere meydan okuyor. Bu olağanüstü belirsiz ortamda, krizin temenni edilebilecek sonucu ve doğası üzerine mümkün olduğu kadar sağlam birkaç tespitte bulunmak gerekiyor.
Dünya Göçmenler Gününde Küresel Mutabakat Üzerine Yeniden Düşünmek
18 Aralık 2018 Salı
18 Aralık Dünya Göçmenler Günü uluslararası kamuoyunun dünya çapında göçmen haklarını tanıdığı gün. Bu önemli günün hemen öncesinde, geçtiğimiz hafta Marakeş’te düzenlenen toplantıda, içerisinde Türkiye’nin de bulunduğu yaklaşık 150 ülke, Güvenli, Sistemli ve Düzenli Göç için Küresel Mutabakatı imzaladı. 17 Aralık’ta ise Küresel Mülteci Mutabakatı Birleşmiş Milletler (BM) Genel Kurulu'nda kabul edildi.
Günümüze Dair: Yaşamaya Mahkûm Edilmek
16 Aralık 2018 Pazar
Bir yanda sağlıklı diyetler, güzellik salonları, kozmetik müdahaleler, fit olmaya adanmış spor salonları ile diğer yanda yurtlarda yanan kızlar, cezaevlerinde tecavüze uğrayan çocuklar, erkeklerin öldürdüğü kadınlar, günlerce yol ortasında bekleyen ölüler ve cesetleri kokmasın diye buzdolaplarında bekletilen insanlarla hapsedilmiş vaziyetteyiz. Sınırlara boylu boyunca çekilen duvarlar ve iptal edilen pasaportlarla memleket âdeta toplama kampına dönüştürülmüş durumda...
Ölü Pikseller: Yapay Zekâ Üzerine
13 Aralık 2018 Perşembe
Konya’da yapay zekâ olduğu iddia edilen robot görünümlü cihaz arıza yaparak yüz üstü yere düşer. Ardından yapay zekânın koluna giren iki kişi kendisini dışarı çıkarır. Bu olayın özellikle Konya’da cereyan etmesi, iktidarın bir arızası gibi de anlaşılmasına imkân verir. Ama bu sırada zafiyet gösteren sadece bir cihaz değil, biraz da teknolojiyle ilişkimizdir.
Feminist Bir Toplantının Ardından
12 Aralık 2018 Çarşamba
DKY, bütün dünya kadınlarını içermek için kadınlar ve taban örgütleri arasındaki dayanışmayı koruyup güçlendirme amacı güdüyor. Kadınların yoksullaşmasında, marjinalize edilmesinde ve şiddete uğramasında payı olan finans kurumlarını, ekonomik ve askerî kurumları (IMF, NATO, Dünya Ticaret Örgütü, Dünya Bankası, ulus-aşırı şirketler gibi) ifşa etmeye ve onlara meydan okumaya çalışıyor.
Yüklemin Özneyi İşgali
10 Aralık 2018 Pazartesi
Çağlar boyu insan; fiziksel varlığı, anlamsal ve edimsel nitelikleri boyutuyla yine kendi yüklemi olan birçok bilgi ve yordam alanının merak konusu olmuştur. Kendini içinde bulduğu doğaya dair bitip tükenmeyen merak ve keşif çabası, aynı şiddette kendi varlıksal niteliğine yönelmiştir. Bu keşfetme, icat etme, yaratma, kurma süresiz eylemliliği içinde kendini evreninin biricik öznesi, yüklemini de en yücesi olarak görmüştür.
Rock, Adana, Freddie ve Müslüm
9 Aralık 2018 Pazar
Aynı Müslüm’ünki gibi benim müzik tarihim, farklı biçimlerle ve zamanda olsa da, Adana’da yazılmaya başladı. Benim büyüdüğüm sıralar, İncirlik’in en şaşaalı zamanlarıydı; şehrin o zamanki göbeğinde ikinci el Amerikan eşyası satan Boşboşçular’dan toplanan plak ya da kasetlerden kasetlere kayıt yapan bir gri piyasa; bu kaynaklarla beslenmiş, benim de bir parçası olduğum, rockçı bir topluluk vardı.
Ayın Sonunu Getiremeyenler Gezegenin Sonunun Gelmesine Karşı
7 Aralık 2018 Cuma
Sarı yelek, çokça dillendirildiği üzere Fransız kanunlarına göre araçlarda taşınması zorunlu olan yüksek görünürlüğe sahip, dolayısıyla varlığının ihmal edilmemesi gereken bir giysi. Bu anlamda hem olağan akıştan bir sapmayı, bir olağanüstülüğü imlemekte hem de iktidarın istikrarlı şekilde sesini duymadığı, kaygılarını ve taleplerini dikkate almadığı, önemsiz durumda tuttuğu kesimlerin görünür olma çabasına denk düşmektedir.
Hukuk “Ben Yaptım, Oldu” mu?
7 Aralık 2018 Cuma
Tarih dediğimiz olgu, hiçbir etkiye maruz kalmadan, kendiliğinden devam etseydi ve insanlık da bütün olup biteni çekirdek çitleyip izleseydi dünya nasıl bir yer olurdu acaba? Elbette söz konusu seyircilik konumu, Yontma Taş Devri’nde sabitlenip mağaranın kapısından olanı biteni izlemek değil, daha çok gidişata müdahale etmemekle ilgili.
“Küreselleşme İdeolojisi”: Donald Trump Neye Karşı Çıkıyor?
5 Aralık 2018 Çarşamba
Başkan, konuşmasında tüm ulusların yurtsever olma hakkını tanıdıklarını ve kendi ulusal çıkarlarının peşinden gitme hakları olduğunu yüce gönüllü biçimde kabul etse de ABD’nin kendi çıkarlarına zarar verilmesi durumunda gerekli yanıtı vereceğinin altını çizmekten de geri durmadı. Dolayısıyla Trump’ın özcü yurtseverlik üzerine kurulu dünyasında çatışma kaçınılmaz görünüyor.
Siyasal Düşünceler Tarihi Ne İşe Yarar?
3 Aralık 2018 Pazartesi
Modern demokrasilerin gelişmesine verdiği katkı dolayısıyla, siyasallık fikrinin tarihsel önemini konusunda pek az şüphemiz var. Fakat bugün için daha güncel olan soru, Siyasal Düşünceler Tarihi disiplininin yarına dair söyleyecek bir sözünün olup olmadığıdır. 21. yüzyılın ilk yarısında, doğa bilimlerinin ve bunların teknolojik uygulamalarının hızla ilerlediği, heyecan verici ancak bilinmezliklerle de dolu bir dönemin eşiğinde gibi görünüyoruz.
AIDS, 1980'ler ve ACT UP: Bir Reverans
1 Aralık 2018 Cumartesi
1980’lerde, kabaca, ne oldu? Cinsel devrimin parlak bir dönemi olarak, antibiyotikler, doğum kontrol hapları ve yasal gebelik sonlandırma uygulamasını hayata geçiren yasalar sayesinde, “aykırı” cinsel davranışlara karşı muhafazakâr caydırma silahları olarak hastalık ile gebelik korkusu bertaraf edilmişti. İşte, AIDS'in korku dolu bir “silah” olarak ortaya çıkışıyla, ifade bulmaya ihtiyaç duyan bastırılmış bir ahlâkçılık hortlamış oluyordu.
Kendi Utancını Sahiplenmek
30 Kasım 2018 Cuma
Günlük hayatımızdaki pek çok klişe, duygusal olmanın nasıl aşağılanıp hor görüldüğü gerçeği hakkında bizlere bilgi verir. Bu duruma kalp ve beyin figürlerinin savaşmasından doğan birçok karikatürde rastlayabiliriz. Duyguların temsilcisi olarak kalp ve mantığın temsilcisi olarak beyinin birbirlerine zıt ikiliğinde olduğu gibi, duyguyu olumsuzlayan anlam yükleri bazı temel kelimelerde de kendine yer edinir.
Tahir Elçi’siz Üç Yıl: Cinayet Karartmaya Uğrarken
28 Kasım 2018 Çarşamba
Elçi cinayetinin çözülebilmesi bu cinayetin aydınlatılmasını isteyecek siyasal bir iradenin ortaya konulmasından ve Elçi’nin sözünü ettiği bağımsız kuruluşların inşa edilerek tüm faili meçhul cinayetler üzerinden bir yüzleşme yapılabilmesinden geçiyor. Tahir Elçi'nin yıllarca mücadele ettiği, faili meçhul cinayetlerde defalarca karşısına çıkan karartma yöntemlerinin Elçi cinayetinde de uygulanması trajedimizin bir parçası olabilir.
Necdet Yaşar: Kubbede Hoş Bir Seda ya da Serin Bir Yokseslilik
26 Kasım 2018 Pazartesi
Ağa Camii’nin önüne doğru ilerleyen Necdet Yaşar gördüğü manzara karşısında büyük bir şaşkınlık içindedir. Çünkü ipek, kadife vb. en nadide kumaşlar sokaklara, caddelere savrulmuştur. Kumaşların üzerinden yürüyerek geçen genç tanburi, zihninden hiç çıkaramaz bu manzarayı. Sonra birden ninesinin anlattıklarını hatırlar. Ninesinin Ermeni kuyumcu bir komşusu varmış.
Post-Hakikat ya da Neden Donald Trump’ın Günahı Nietzsche’nin Boynuna Diyemeyiz
23 Kasım 2018 Cuma
Fargo dizisi, sahip olduğu aurayı büyük ölçüde verdiği sahicilik hissine ve Amerika’nın kuzeyine hakim o klostrofobik hiçliğin ortasında gerçekleşen dehşet verici olayları parçalar halinde yeniden canlandırıyor olmasına borçlu. Aynı zamanda, üstü kapalı olarak seyirciden neredeyse dinî bir tutum takınıp “aramızdan ayrılmışlara hürmeten” saygı göstererek ölmüşleri yâd etmeleri bekleniyor.
Deleuze, Minör Edebiyat ve Üslup Sorunu
19 Kasım 2018 Pazartesi
Deleuze, üslup söz konusu olduğunda felsefecileri de edebiyatçılardan daha az yaratıcı görmez. Felsefe de, kendi adına, dile karşı bir duyarlı olma hali geliştirmek suretiyle düşüncenin ta kendisinde bir dönüşüm yaratma olanağına sahiptir. Bir minör edebiyat olduğu gibi, bir minör felsefe de vardır. Nitekim, her ikisi de bir minör-oluşun ürünüdür.
Siber Egemenlik
14 Kasım 2018 Çarşamba
Son yıllarda, yeni İpek Yolu inisiyatifi vesilesiyle Çinli şirketler, başta Afrika olmak üzere pek çok ülkede internet altyapısının kurulmasında önemli katkıda bulundu. Diğer yandan, Çin GPS’yle rekabet edeceğini ima ettiği BeiDou navigasyon sistemini de 2020 itibarıyla bu ülkelerde piyasaya sürecek. Hukuksal altyapı, bu fiziksel altyapıyı büyük ölçüde izlemiş gibi görünüyor.
Memlekete Dönmek
12 Kasım 2018 Pazartesi
Bir süredir doktora programım sebebiyle Kanada’da yaşıyorum. Türkiye’den bir arkadaşım, “Nerelerdesin? Döndün mü?” diye sordu. “Nereye döndüm mü?” dedim, “Türkiye’ye mi, Kanada’ya mı?” Verdiğim cevaptan sonra bir anlık sustum kaldım. Sahi insan ne zaman bir yere artık “gitmez” de “döner”? Gurbete “gidilir” de memleket hep “döndüğümüz” yer midir? İnsan gurbete “döner” mi?
Suçlu Yaratan Adalet Sistemi: The Night of
11 Kasım 2018 Pazar
“Katil kimdir?” veya “Bulunmuş mudur?” gibi sorulara cevap vermek, bu müstesna diziyi izlemek isteyenlerin hevesini kırabilir. Ama dizi, son bölümde de teşhirci Amerikan dramatik yapısına yenik düşmüyor. Bir de Çin tıbbının da işe yaramadığı ortaya çıkıyor. Adalet sistemi nasıl suç yaratıyorsa, sağlık sistemi de hastalık yaratıyor.
Benim "Çirkin Kral"ım
11 Kasım 2018 Pazar
1990’ların hemen başında Mülkiye’de öğrenciyken, bir mahkeme sayesinde miydi tam hatırlamıyorum ama Umut gösterime girdi. Umut’u anlamaya, yorumlamaya çalıştık. Sonrasında ortalık biraz rahatlayıp da Yılmaz Güney filmlerine ulaşmak mümkün olunca ve hakkında yeni bilgiler edinince Umut’un, sinemasal etkisi bir yana, Yılmaz Güney’in hayatını da iki döneme ayırdığını idrak ettik.
Erdoğan’ın İkinci Cumhuriyet'i ve Atatürk’ün Birinci Cumhuriyet'i: Kuvvetler Birliği, Suriye Politik
9 Kasım 2018 Cuma
Dahil olduğu kültür grubu ve onun önderine karşı anlayış ve hoşgörülü bakışın en büyük kaybedenleri, her iki dönemin mağdurlarıdır. Tayyip Erdoğan’a muhalefet eden ve karşı çıkanlar, aslında mağdur oldukları için karşı çıkıyorlar. Onların bugün mağdur durumda olmaları, Erdoğan’a itirazlarının ana nedeni… Belki de bu mağduriyet onları oldukça öfkeli de kılıyor.