Wattpad Sakıncalı! Ya Gerçek Hayat?
17 Ağustos 2024 Cumartesi
Wattpad her ne kadar son günlerde erişim engeli haberleriyle gündeme gelmiş gibi görünse de aslında platformun yasaklanmasına dönük tartışmalar çok daha önce başlamıştı. Yeni Akit, Yeni Şafak, A Haber gibi mecralarda 2017 yılından bu yana yayınlanmış “Çocukları bekleyen kitap tuzağı”, “Wattpad'de büyük tehlike! Gençleri zehirliyorlar”, “Bakanlık Wattpad’e müdahalede bulunmalı” gibi başlıklarla yapılmış haber ve içerikler var.
Eskişehir'de Bir Nazi: Nefret İklimi ve Körükleyicileri
15 Ağustos 2024 Perşembe
Olay sosyal medyada gündem olduktan sonra bu nefret iklimini körükleyenler ve onların müritleri; bu saldırının münferit bir eylem, saldırıyı gerçekleştiren 18 yaşındaki A.K.'nın ise sıradan bir "mass murderer" olduğunu vurgulamaya başladılar. Onlara göre bu genç; aşırı radikalleşmiş ve dünyadaki muadilleri gibi çevresel faktörlerden vareste, tekil bir saldırgandı.
CHP’nin Paris Seferinden Kalanlar
14 Ağustos 2024 Çarşamba
CHP’nin mevcut siyasi denklemde taşıyıcı lideri olan İmamoğlu, bu etkinliği kişisel imajını Avrupai değerler üzerinden güçlendirmek ve uluslararası arenada güçlü bir vitrin oluşturmak için kullanıyor. Fakat 2036 olimpiyatlarına ev sahipliği yapacak şehrin 2027-2028 yılına kadar açıklanması ancak mümkün. Bu yüzden cumhurbaşkanlığı seçimlerinin yapılacağı 2028 yılına kadar, bu tür etkinliklerle kendi profilini güçlendirecek stratejik hamleler yapmak istiyor.
Güzel Günler Mazide Kaldı: 2000'ler Nostaljisi
11 Ağustos 2024 Pazar
Son zamanlarda ise Z kuşağı çevrelerde göze çarpan yeni bir nostalji temayülü de 2000'ler nostaljisidir. Birçok kişinin "Daha 2000'li yıllardan bu yana ne geçti ki nostaljisi olsun?" diyesi gelecektir. Lakin çevresel faktörlerin de tesiriyle hızlanan nostalji inşası, yeni de değil epeydir iş başında. Hatta Türkiye'nın sosyal medya geçmişi ayrıntılı olarak tetkik edildiğinde bu nostaljinin, 2017-2018 gibi filizlenmeye başladığı görülecektir.
Amerika'da Demokrasi Oyunu
9 Ağustos 2024 Cuma
Biden yaşlı, yorgun, unutkan ve aklı başka yerde, hatta aklı dengesi yerinde değildi gibiydi. Biden'ın bu izlenimin gerçeği yansıtmadığını, hatta tersini iddia eden tüm güçlü niyet beyanlarına rağmen, bu yargı takip eden günler ve haftalarda daha da pekişti. Gelinen noktada, 21 Temmuz 2024 Pazar günü, Biden başkanlık seçimlerinden resmen çekildi ve başkan yardımcısı Kamala D. Harris'i başkan adayı olarak desteklediğini dünyaya duyurdu.
Dünden Bugüne Filistin ve Gazze Savaşı
6 Ağustos 2024 Salı
7 Ekim’de Hamas’ın İsrail’e yönelik saldırılarıyla başlayan ve aylardır devam eden Gazze’deki dram ne zamana kadar devam eder? Bu soruna insani ve vicdani bir çözüm bulmak mümkün mü? Arap dünyasının Filistin meselesindeki tavrı doğru ve ilkeli bir tavır mıdır? Bütün İslam ülkeleri Filistin dostu ve taraftarı mıdır?
Ağır Yumruklar, Hafif Hormonlar ve Tabii Olimpiyatlar:  Hamasetin Kimerik Kimyası
4 Ağustos 2024 Pazar
Imane Khelif’in ağır yumruklarının “maskülen” bulunduğu besbelliydi. Kadınlar klasmanında yarışıyordu ancak “fırıncı küreği gibi elleri”, “adeleli beden proporsiyonu” ile “tam bir erkek gibi”ydi o. Bir “trans kadın” olabilir miydi; yo, hayır. Federasyonların beyanatı, Spor Tahkim Mahkemesi içtihatları, olimpiyat komitesinin (IOC) kararları imdadımıza yetişmişti çünkü.
Yoksulluğumuzun Çeteci Şövalyeleri
2 Ağustos 2024 Cuma
Garibanın kendisiyle hemhal olduğunu düşündüğü kişi sahneden iner inmez koşullar bakımından kesin fakat değer ölçüleri bakımından göreli diyebileceğimiz mutlu yaşamına katılır. O sanatçılığından öte daha çok bir müteşebbistir. İnşaattan hizmet sektörüne kadar birçok farklı alanda varlık göstermiştir. Bu sebeple eskilerden dünyamıza sızan ne bir baba ne bir abla biz yoksullara umut olabilir.
Hayvanları Korumama Kanunu ve “Toplumu Kutuplaştırma”
31 Temmuz 2024 Çarşamba
Mevcut iktidarın “sokak hayvanları” sorununa nihai çözüm arayışında 150 yıldır denenmiş katliama dayalı “çözüm”ü ısıtıp piyasaya sürme çabası karşısında, ortaya çıkan toplumsal tepkiler üzerine, 12 Eylül’ün ezbere soktuğu bu endişe yine zuhur etti. Sokak hayvanlarına dair çıkarılmaya çalışılan yasaya ilişkin ortaya çıkan kutuplaşma da gayet hayırlı bir kutupsallaşmadır. Yirmi yıl bir iktidarın değirmenine su taşıyan kutuplaşmalardan daha sahicidir.
“Şu Bizim Sosyalist İşçi Partisi”ne Zeyl: Aybar’ın Hakkı Aybar’a…
31 Temmuz 2024 Çarşamba
İleri sürmek istediğim tez şöyle özetlenebilir: Mehmet Ali Aybar başlangıçta tıpkı Boran ve Aren gibi Sovyetleri sosyalizmin merkezine koyan bir “habitus” içinde yer alıyorken, 1950’lerin ortalarından itibaren bundan uzaklaşmaya başlamış ve zamanla tamamen koparak, dönemin ünlü Fransız aydınlarını da kapsayan, düşünsel sınırları çok daha geniş bir “habitus”ta nefes alıp vermeye başlamıştı. Bizim göremediğimiz, “görmek istemediğimiz” olguları Aybar bu farklı “habitus”un eleştirel mercekleri sayesinde görmüştü.
Hayvan ve Vicdan Meselesi
30 Temmuz 2024 Salı
Halk açısından önemli olansa, kendi istek, talep ve arzularını iktidara dayatmaktır. Bu dayatma için de halkın, eşit olmasa bile en azından bariz bir güce sahip olması gerekir; aksi takdirde işi iyilik kötülük meselesine hapsederek iktidarın vicdanına seslenmek hiçbir şeyi değiştirmeyecek, siyasi iktidarlar yönünden hiçbir zaman bir anlamı ya da yaptırımı olmamış ahlâki kavramlar boşlukta sallanıp duracaktır.
“Sınırlı bir Dünya’da Sınırsız Büyümeyle Nereye...”
27 Temmuz 2024 Cumartesi
İhtiyaçlar sonsuzdur tekerlemesi, sınırsız üretimi meşrulaştırıp dayatmak üzere peydahlandı. Her şeyin sınırlı olduğu bir dünyada ihtiyaçlar niye sonsuz olsun? Yeşil teknoloji retoriği, kapitalizme “yeni değerlenme” alanları açmanın aracı. Bu dünyada “yeşil teknoloji” diye bir şey mümkün değildir. Sermaye her tökezlediğinde, kendini yeniden üretmekte zorlandığında bir ‘yenilik’ peydahlayarak yeni değerlenme alanlarına, ürünlere, dolayısıyla yeni piyasalara kavuşuyor. Petrol ve doğal gazla değil de elektrikle yol alan arabaya “temiz araba” diyorlar.
E.K.’nın Mektubu ve Müflis Irkçılar
25 Temmuz 2024 Perşembe
Gençlerin genelinde görülen geçim sıkıntısı, gelecek kaygısı ve belki de bunların tetiklediği sosyal hayat yoksunluğu; onları radikalize ediyor. Bu radikalizasyonu, ortak bir mutabakatla belirlenmiş bir nesneye karşı yöneltilen nefrette de yakalayabiliyoruz. Son zamanlarda bu nesne, sokak köpekleri olarak gözüküyor. Bir insan sokak köpeklerinin itlafını savunabilir, bir başkası da tam tersini. Ancak sosyal medyada gördüğümüz ve insanı hayrete düşürecek bir gözü dönmüşlük raddesindeki "çatlayın patlayın, geberteceğiz" hezeyanları, aslında durumun dış faktörlerin neticesinde teşekkül etmiş bir "nesne-tanımaz nefret" hali, yani atılması gereken birikmiş bir stres olduğunu gösteriyor.
Revizyon ve Rövanşizm arasında: Post-Post-Kemalizm
21 Temmuz 2024 Pazar
1926 İzmir suikastı sonrası eski İttihatçıların temizlenmesi, 1927’de CHP tüzüğünde yapılan değişiklikle vekillleri bizzat Mustafa Kemal’in seçmesi, 1930’da Serbest Cumhuriyet Fırkası’nın kapatılması, ve nihayet 1931’de anayasaya, Türkiye Cumhuriyeti’nin bir tek-parti yönetimi olduğunun eklenmesi– Sencer Ayata’nın ve kitaptaki başka yazarların iddia ettiğinin aksine, tek-parti dönemi gelişmelerinin demokrasiyi hazırlama değil, engellemeye hizmet ettiğini açık şekilde göstermektedir.
Sen Kimin Barbarısın?
18 Temmuz 2024 Perşembe
Nefreti o kadar içselleştirdiğimiz için bazen kurduğumuz cümlenin içeriğini ayrıntısıyla düşünmüyoruz bile. Taksim’de rahat yürüyemediğimiz zaman hemen “yürümeyi bile bilmeyen Araplar” ilan ediyoruz, oysa geniş anlamıyla İstanbul’un popülasyonu, turistik yerleri ile bağlantısı aklımıza gelmiyor.
Sindrella Kompleksi, Bahar Dizisi ve Çalışma Korkusu
16 Temmuz 2024 Salı
Bahar artık dışarıdan bir şeyin onun yaşamını dönüştürmesini beklemiyor. İçeriden özgürleşmesi, uyanışı başlayan Bahar karakteri, Sindrella Kompleksi’nin sınırlarını çok sert bir şekilde zorluyor. Bu bağlamda, aşılması kolay olmayan bağımsızlık korkusunu ve kurtarılma arzusunu, karakterin gelişim çizgisi üstünden zamanla aşmaya başlaması, bizi Bahar’ın uyanışını feminist bir uyanış olarak nitelendirmeye yöneltiyor.
Kaygılı Bir Arayış İçindeyiz
12 Temmuz 2024 Cuma
15 yıl çok kısa ama çok da uzun bir süre. Pek çok değişikliğe sahne oldu. Ekonominin sanat ve kültür üzerindeki markajı sıkılaştı. Ekonominin markajı olurken bir yandan da eşitsizliklerin her geçen gün arttığı dünyada, kültür ve sanat alanındaki açık, belli bir yıllık bütçesi ödeneği olanlarla bağımsızlar yani her yıl başa dönüp iki ucu biraraya getirmeye çalışanlar, “ekmeğini taştan çıkaranlar” arasındaki açık daha da derinleşti, derinleşmeye devam ediyor.
Türkiye’nin Geleceği Üzerine Tezler (III): Bir Seçim Toplumu Olarak Türkiye ve Plebisitleri
12 Temmuz 2024 Cuma
Türkiye’yi şu anda bir erken genel seçim yerine, plebisiter bir anayasa momenti, yani tahripkâr kutuplaşmaya dayalı bir anayasa referandumu bekliyor. Mevcut durumu lehine çevirebilmek ve rejimin konsolidasyon krizini aşabilmek için, Erdoğan’ın yeniden bir plebisiter moment örgütlemesi ve cumhurbaşkanlığı seçim sisteminde değişikliğe gitmesi gerekiyor. Erdoğan şu anda bunun için doğru kaldıraç noktasını bulma gayretinde.
Fransa Seçimleri: Aşırı Sağın Hezimeti, İmkansız Koalisyon ve Sol İktidar için Bir İğne Deliği
11 Temmuz 2024 Perşembe
Sonuç olarak, Temmuz 2024’teki erken seçimler aşırı sağın zaferiyle sonuçlanacak gibi gözükürken, Fransa ve AB için önemli bir siyasi fırsata dönüştü. Öncelikle, beşinci cumhuriyeti daha parlamenter bir sisteme kaydırmak şu anda hem mümkün hem de gerekli gözüküyor. Seçim sistemi iki partinin mutlak çoğunluğu almak için rekabet ettiği şekilde düzenlenmişken, şu an Fransa siyaseti fiilen üç siyasi bloka bölündü.
Albert Camus’nün “Düşüş”ündeki Yazgısallık
8 Temmuz 2024 Pazartesi
Suç içinde çırpınan bir dünyaya doğuyoruz ve farkında bile olmadan o suçların faillerinden birine dönüşüyoruz. Fakat diğer taraftan Camus, yarattığı kahramanı Jean-Baptiste Clamence yardımıyla, tutarsızlıktan, ilkesizlikten, salt kendisiyle dolu egodan ve hemen her şey için hazırda tutulan mazeretlerden, aynı zamanda kendi kendini yargılama ve farkındalıktan oluşan insan ruhuna nüfuz etmemize yardımcı oluyor.
Merih'in Bozkurdu
6 Temmuz 2024 Cumartesi
Tartışmanın Türkiye ayağında en çok tartışılan husus, şaşırtıcı bir şekilde bozkurt işaretinin siyasi bir sembol olup olmadığıydı. Bir taraf bu işaretin tartışma götürmeyecek derecede siyasileşmiş bir sembol olduğunu söylerken; diğer taraf, bunun asla siyasi olmadığını ve onun külliyen tüm Türkleri temsil eden tarihi bir sembol olduğunu söyledi.
Müstakbel İngiltere Başbakanı Keir Starmer Neyi Temsil Ediyor?
4 Temmuz 2024 Perşembe
O zamana kadar sendikacılar ve çevreciler için ücretsiz çalışan, ilerici bir avukat olarak tanınmıştı. Ancak 1999'da, Belfast'ta Katolik bir genci vurarak öldüren bir İngiliz askeri savunmayı kabul ederek birçok meslektaşını şaşırttı. Dört yıl sonra, Kuzey İrlanda Polis Kurulu'na insan hakları danışmanı olarak işe alındı ve bu rolünde polis memurlarının silah, tazyikli su ve plastik mermi kullanımını haklı çıkarmalarına yardımcı olduğu bildirildi.
Nigel Farage ve İngiliz Değerlerinin Beyhudeliği
2 Temmuz 2024 Salı
Bildiğim kadarıyla dünyanın herhangi bir yerinde eşitsizliği, adaletsizliği ve başkalarının çektiği acılara karşı katı bir kayıtsızlığı savunan bir siyasi parti yok. Pek çok siyasi örgüt bu değerleri gerçekte teşvik etse de bunları gururla bayraklarına yazacakları noktaya gelmedik. Henüz “Yoksulları Becerin” partisinin veya “Bütün Kadınları Ay’a Gönderin” kampanyasının ortaya çıkışına şahit olmadık, fakat bunlar yine de gerçekleşebilir.
“Makul” Fransız Seçmen Şimdi Ne Yapacak?
1 Temmuz 2024 Pazartesi
Herkes aynaya bakıyor ve gelecek pazar ikinci turda ne yapacağını düşünüyor. En azından, Ulusal Birlik'in ufak şehirleri ve Fransa'nın geniş kırsal bölgelerini kontrol ettiği, "makul" insanların ise Paris dahil olmak üzere, büyükşehirlerde üstünlüğü ele geçirdiği bölünmüş bir ülkede yaşamayı öğrenmek zorunda kalacağız. Bu, gerçek bir trajedi.